Bacasız Sanayi, nam-ı diğer turizm… Çok değil birkaç sene geri gittiğimizde en çok olumsuzluklar yaşayan, darbe alan sektör hangisi desek maalesef turizm olarak gelir cevabı.
1 ay oldu yüreğimize soğuk acının düşmesi üzerinden koca bir ay geçti. Depremin ağır izlerini taşıyan bölgelerde şehirlerde ki enkaz kaldırma çalışmaları hızla devam ederken bölgelerdeki ihtiyaçlar da temin etmeye çalışılıyor.
Türkiye çok güçlü bir ülke, aynı zamanda çalışkan, üretken. Son dönemlerin deyimiyle de Yerli ve milli bilinçle üretimde her alanda farkındalığını artıran projelere de imza atıyor.
Şu kadar gün oldu bu kadar ay oldu derken bizler aslında giden yaşamlar, umutlar, kaybedilen acılar ve yeri doldurulamayacak kocaman boşluk var şu an… Hani bazı kelimeler sevimli gelir cümle içerisinde falan kullanırken ama bu öyle değil işte; buz gibi bir kelime deprem…
Büyük felaketin üzerinden 13 gün geçti. Geçmedi aslında geçmeyecek de. Çok ağır bir acı çok ağır bir travma yaşıyoruz… Hiç iyi değiliz hiçbirimiz.
Girne'de gecenin karanlığında kaldığım otel odasında yatağın hızla sallanmasına uyandım . Tüm oda hareket içindeydi, tavanda asılı olan koca avize sallanmaktan düşmek üzereydi… Bitmedi o 1.5 dakika bitmedi.
Uzun zamandan beri ilk kez Ocak ayında güneşli ve mevsim şartlarını hiçe sayan sıcak günler yaşadık.
Kovid in her şeye engel olduğu gibi fuarlar da hem dünyada hem de ülkemizde 2 yıl aradan sonra yeniden yapılması bütün sektörlerde ki en büyük beklentiydi aslında.