2020 koronavirüs salgınının gölgesinde geçen bir yıl oldu. Salgın ülkemizde olduğu gibi dünyanın birçok ülkesinde ekonomileri etkiledi.
2020 yılında TCMB'nin düşük faiz politikası sayesinde gelen kamu bankalarının düşük konut kredisi kampanyaları ve azalan yeni konut stokları ile birlikte pandemiye rağmen özellikle yaz aylarında gayrimenkul sektöründe büyük bir hareketlenme yaşandı.
Üzerinde yaşadığımız ve beslenmemizi sağlayan, tarım ürünlerinin üretildiği toprak, yaşamımızın teminatı olan doğal kaynakların başında gelmektedir.
2019 yılının son çeyreğinde düşme eğilimine giren konut kredisi oranları bu yılın başında psikolojik eşik olan %1 altına geriledi.
Ülkemizde artan nüfus, küçülen aile yapısı, evlilik yaşının yükselmesi gibi sosyal, demografik ve ekonomik nedenlerle gayrimenkul sektörü büyüme potansiyelini korumaya devam ediyor
Koronavirüs salgını, dünya genelinde toplumsal hayatı etkilemeye devam ediyor. Salgın nedeniyle alınan önlemlerin en çok etkilendiği alan ise iş hayatı oldu. Pandemi ile mücadele sürecinde çalışma hayatında dijitalleşme önemli bir enstrüman halini almış olup hem özel sektör hem de kamuda kurumların işlevlerini yerine getirebilmesine hizmet eden bir araç olarak görülmeye başladı.
Türkiye yakın coğrafyada güvenli bir liman olarak gören yabancı yatırımcıların gayrimenkul alımları için uygun ortamı sunmaktadır. Özellikle komşu ülkelerden gelen yatırımcıların tercihlerinde son iki yılda ciddi artış yaşandı.
Tüm dünyada hızla yayılan ve Türkiye'yi de etkisi altına alan koronavirüs salgınından en çok etkilenen sektörlerin arasında yer alan inşaat sektörü, gerek yarattığı istihdam gerekse de büyüklüğü açısından özellikle gelişmekte olan ülkelerde lokomotif görevini sürdürüyor. Türkiye'nin en önemli sektörlerinden birisi olan inşaat sektörü pandemi nedeni ile oldukça zor günlerden geçiyor. Birçok şantiyede işler yavaşladı ve birçok firma ya dönüşümlü ya da uzaktan çalışma ile işlerini tamamlamaya çalışıyor.