"Umut, insan ruhunun en son sönen kıvılcımıdır." Friedrich Nietzsche'nin bu sözü, özellikle bugünlerde Türkiye'de yaşayanların yüreğine dokunuyor.
Son yıllarda sıkça duyduğumuz "Türkiye'nin çevresi ateş çemberi" söylemi ne yazık ki güncelliğini koruyor.
Yıl 1996… O zamanların meşhur bulvar gazetelerinden Gözcü'nün reklamında 'Bizimkiler' dizisiyle nam salmış nam-ı değer 'Katil Yavuz' usta tiyatro ve sinema oyuncusu Aykut Oray oynuyor. "Limonnnn gibi sıkılanların gazetesi" diye bir vurgu yapıyor ki sorma!
Geçtiğimiz günlerde emekli kök maaşının 12 bin 500 TL olduğu açıklandı. Gel şükür edebiyatına, gel minnet edebiyatına; bozdur bozdur harca.
Mevcut ekonomi politikaları nedeniyle; ekonomik kriz her geçen gün biraz daha derinleşiyor.
SİMON Kuper'in 1994'te yazdığı, 1996'da Türkçe'ye çevrilen kitabının ismini başlık yapma gereği hissettim.
Acısıyla, tatlısıyla bayram geçti. Hareketsiz, durağan siyaset gündemi Pazartesi itibariyle gaza bastı. Herkesin dikkatle beklediği en kritik toplantı ise Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ile CHP'nin gölge kabinesindeki Maliye ve Hazineden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Yücel Karatepe arasında gerçekleşti.
Türkiye gelişiyor... Savunma sanayiinde önemli adımlar atılıyor. Uzaya bile çıktık. Kendi otomobilimizi, kendi uçağımızı üretiyoruz. Ne güzel! Lakin sorarlar adama çalışanların "mutlu mu?" diye…