Fiyatların artışı durmuyor, her geçen gün daha da zorlanıyor daha da kötü duruma düşüyoruz. Enflasyonun o kadar da yüksek olmadığı veya vatandaşın o kadar da şikayetçi olmadığı gibi söylemler olsa da hissettiğimiz enflasyon çok yüksek ve çoğu kişi bu durumdan oldukça rahatsız.
Her gün hatta artık nerdeyse her saat bir şiddet haberi okuyor, üzülüyor ve sinirleniyor ama sonra unutuyoruz.
Yıllardır iklim değişikliğinden bahsediliyor ve çok geç kalmadan tüm ülkelerin gerekli önlemleri alması gerektiği konuşuluyor. Bazı ülkeler nispeten önlem alıyor bazıları ise konuyu yeterince ciddiye almayarak önlem almak bir yana koruması gereken doğasını da katletmeye devam ediyor.
Pandemi etkisini tam olarak yitirmese de aşılamanın artması ve insanların hastalığa alışmasıyla tüm dünyada önlemler yavaş yavaş kaldırıldı veya hafifletildi.
Birkaç senedir haberlerde çok sık rastladığımız bir konu var ki o da çiftçilerin zor durumda olduğu, bu nedenle tarımla uğraşanların sayısının azaldığı ve bunun da bizi olumsuz yönde etkilediği.
Doğa koruma alanı doğal çevrenin korunduğu alanlara deniyor, bu alanların korunmasının nedeni ise bilim ve eğitim bakımından önem taşıyan, nadir bulunan, tehlikeye maruz kalan ve kaybolmaya yüz tutmuş ekosistemler, türler ve doğal olayların meydana getirdiği seçkin örnekleri içeren alanlar olması yani eşi benzeri olmaması.
Stajyer avukatlar uzun zamandır seslerini duyurmaya ve haklarını aramaya çalışıyor ancak ne kadar başarılı olabildikleri tartışılır. Ülkemizde maalesef çoğu bölümde olduğu gibi yeni mezun stajyer avukatlar zorunlu stajlarını yaparken hem çok fazla emek harcıyor hem de çoğu yerde hak ettikleri karşılığı göremiyor.
Zam haberlerinin bir türlü bitmediği, enflasyonun her geçen ay hissedilir bir şekilde yükseldiği ve artık insanların geçim sıkıntısı nedeniyle gözle görülür bir şekilde kaygı problemleri yaşadığı günlerden geçiyoruz. Her ne kadar az da olsa fark yaratmak için bir KDV indirimi yapılmış da olsa maalesef bu indirimle vatandaşın sıkıntılarının azalmayacağı da ortada.