Dünyada özellikle şahsımın da yakından akip ettiği Mipim, ITB Berlin , Sial , Gulfood , Bauma gibi çok önemli fuarlar birbiri ardına düzenlendi , düzenlenecekte.

Zaman zaman sitelerine girip baktığımda inanılmaz bir katılım doluluğu olan bu dünya fuarlarını saatlerce, sayfalarca konuştukça da bitmeyecek öneme sahip.

Ülkemizde de çok önemli sektör fuarları 2 yılın ardından bu sene düzenlenmeye başladı.

Bugünlerde İstanbul’da yoğun bir fuar yaşanıyor. Mobilya fuarına katılım ve ziyaretçi ilgisi oldukça fazla.

Avrupa’nın en büyük fuarı olma özeliğine sahip olan fuarda mobilya sektörü üreticileri 4.7 milyar $ olan ihracatı bu fuarla beraber 6 milyar $ a çıkartmayı hedeflemişler bile.

Sektör olarak 7 kıtaya, 180 ülkeye ihracat yaptıklarını belirten MOSDER üyesi, Alpino mobilya Genel Müdürü Mehmet Said Kocadağ, bizi diğer ülkelerden ayıran en büyük özelliğimiz ürünü zamanında müşteriye teslimi, kaliteli ürün üretimi ve coğrafi konumunun dünya mobilya sektörüne karşı en büyük avantaj olduğunu belirtiyor .

Ürünlerinde 1. sınıf malzeme ve 1. sınıf işçilik ile üretimin yapılmasını, her bir üründe sanatsal dokunuşun ürün tercihinde çok önemli etken olduğunu belirten Kocadağ, bu özelliklerle birçok ülkenin iş insanını Türkiye pazarcına çektiklerini söyleyerek farklı ülkelerden ziyaretçilerle karşılıklı işbirliği anlaşmalarını da fuarda gerçekleştireceklerini sözlerine ekledi.

Fuarda ki tüm üreticilerin de ortak arzusu “Made in Türkiye” mührünü tüm dünyaya vurmak…

Dünyada mobilya üretiminde son beş senedir en büyük üretici ülke olan Çin %25 üretim payı ile diğer rakipleri Amerika, İtalya, Almanya ile dünyada %60’lık bir üretim pazarcına sahip.

Ülkemize gelince mobilya üretiminde çok ciddi basamaklar atlayarak kalite, çeşitlilik de de en güzel ürünleri üretilen mobilya üslerinde ki üretim de şu an dünyada 5. Sıralara gelen Türkiye ilk 3 e çok yakın bir zamanda gelecek gözüküyor.

…..

Eskilerin sözlerini çok severim, günlük hayatta da sık kullanırım ve bu sözleri günümüze kadar kazandıranları minnetle yad ederim.

Mesela, “İşleten demir pas tutmaz.”

Bir iş yapmadan yaşamaya çalışan insan zaman geçtikçe yetenekleri kaybeder, bünyesi zayıflar ve hareket mekanizmasını yitirir.

Elbette ki işinde ustalaşmak, işi layığı ile yapmak, üretimi ile hem kendisine hem işletmesine hem de yaşadığı topraklara faydalı olabilmek gibidir yoktur öyle değil mi?

Gerçek fakirlik başarı değildir aslına bakarsanız. Gerçek fakirlik düşüncelerin, fikirlerin yoksunluğundan oluşan fakirliktir.

Tek sermaye; fikirler olduğunda üretimde sınırlar da ortadan kaybolur, istenildiği gibi üretim yapılır…

Ülkemizin en önemli sanayicisi Sanko Holding Onursal Başkanı, benim içinde çok değerli büyüğüm

Sn Abdülkadir Konukoğlu’nun çok sevdiğim bir sözü vardır:

“İşin hilesi dürüstlüktür”

İşinde, üretiminin de, satışında dürüstlüğü ilke edinildiğinde yaşamın mükafatı elbette ki başarı olarak gelecektir.