SON DAKİKA

Temkinli davranacak mıyız?..

Virüsten sonra büyük sükse yapan mesleklerden biride kuaförlük, karantina günlerinde saçı sakalı birbirine karışmış insanlar gün yüzüne çıkmaya başladığında kuaförlüğün ne kadar önemli bir meslek olduğu anlaşılmıştır herhâlde...

Diyetisyenlere de çok iş düşüyor. Evde hareketsiz geçen zamandan sonra birçok insanın mustarip olduğu kilolar havaların ısınması ile daha bir ilgi odağı oldu. Hastalıklara da kapı açtığı için çağımızın müzmin sorunlarından maalesef…

Korona virüs korku sendromu yaşayanlar da var. Virüs kapma endişesi ile panik yapan, hastalanacağını düşünerek yaşayan insanlar hastanelere giderek test yaptırmak istiyorlar. Unutmamak gerekir ki panik ve korku bağışıklık sistemini çökerteceği için hastalıklara yakalanma riskini daha çok artırıyor. Birde hastanelerde virüsten dolayı yoğunluk varken doktorlarımızın özveri ve hassasiyetle çalıştıkları dönemde gereksiz meşguliyetlerden kaçınarak yardımcı olabiliriz.

Sadece hastane de kalsa virüs korkusu, günlük yaşantımızda da etkileyecek gibi görünüyor. Lokantada bir şeyler yemek istesek şüpheleneceğiz. AVM ‘ye gittiğimizde kıyafet denemek istesek yine şüpheleneceğiz başkası mı denedi. Kuaföre gitmek istesek hijyenik mi? maske çıkarması yasak, karşımdakinin maske takması gerekiyor. Kafamızda deli sorular. Psikologlara çok iş düşecek gibi, biz bunları atlatıp normal yaşama geçene kadar bu sendromları yaşayacağız uzun sürede normalleşemeyeceğiz maalesef…

Bu normalleşme sürecinde Pazar 65 yaş üstü sokağa çıktı. Bundan sonra ki süreçte 20 yaş altının sokağa çıkması ile aşağı yukarı 30 milyon insan sokağa çıkmış olacak. Halen devam etmekte olan 31 ildeki sokağa çıkma yasağı devam etmektedir.

 Birde alışmamız gereken maske takmak, eldiven kullanmak ve her girdiğimiz merkezlerde ateşimizin ölçülmesi olacaktır. Normalleşme süreci olarak ilk AVM den başlamak ne kadar doğru…  Ülke olarak bir ilki yaşayacağız ilk imtihanımızı vermiş olacağız.  Asıl bundan sonrası önemli olan belli kurallara uymak şartı ile pazartesi AVM’ ler açıldığında tehlike başlıyor. İzolasyonu yapılmamış, gerekli havalandırma filtrelemesi olmayan yerler risk altında görünüyor. Virüsün öksürme ile 1 metreye kadar gidebildiğini düşünürsek insanlarla temas olmasa bile havalandırma yoluyla insanlara tekrardan virüsü bulaştırma olasılığını da düşünmemiz gerekiyor. Şimdiye kadar yapılan emekler çabalar heba olmasını istemeyiz. Tedbiri elden bırakmamak gerekiyor. Rusya ya da Japonya’nın örnekleri bizlere uyarıcı olmalı…

Korkutucu olanı pazar alanları oldu. Normalleşme süreci diyoruz da Pazarların kalabalığını gördükten sonra normalleşmekten çok uzak ve endişe verici.

Bizler buna ne kadar hazırız? Temkinli davranacak mıyız? Sevdiklerimizi özledik, aileleri ziyarete gitmeyi özledik, sahilde dolaşmayı, kafede arkadaşlarla buluşmayı özledik bitsin istiyoruz bu sıkıntılar.

Bu soruyu da kendimize sormamız gerekiyor. Biz bu süreci titizlikle ve disiplinli yürütebilecek miyiz?

Son 24 saatteki vaka sayısına baktığımızda, vefat, yoğun bakım, entübe hasta sayısında düşüş var. Vefat sayısı elli gibi rakamların altına düşerken iyileşen hasta sayısı 3 bin beş yüz olduğunu gördük. Dünya geneline baktığımızda kovid-19 virüsü ile en güzel şekilde yürüten Kanada birinci sırada iken Türkiye özverili çalışması ile Kanada’yı geçmiş durumda tek umudumuz bu fırsatın tersine dönmemesidir.