SON DAKİKA

Tarım zehirlerinde kırmızı alarm

Avrupa Birliği, gıda ve yemlerde yüksek güvenlik standartlarını sağlamak için gıda zincirinden kaynaklanan ve halk sağlığı riski oluşturan konularda Genel Gıda Yönetmeliğinin 50'nci maddesiyle hızlı uyarı sistemi oluşturmuştur.

Gıda ve Yemler İçin Hızlı Alarm Sistemi (RASFF) adı verilen bu sistem, gıda güvenliği yetkililerinin gıda veya yemden kaynaklanan sağlık riskleri hakkında hızlı bir şekilde bilgi alışverişinde bulunarak riski önlemek için acil önlem alabilmelerini sağlamak için kurulmuştur. RASFF veri tabanı dünya çapındaki tüketicilere, ticari operatörlere ve yetkililere bilgi sağlamak için oluşturulmuştur.  Ciddi bir sağlık riski olan gıda veya yem, piyasaya sürülmüşse ve hızlı önlem alınması gerekiyorsa, Avrupa Birliği ve Avrupa Ekonomik Alanı içinde bulunan ülkelere RASFF Bilgisi, Uyarısı, Sınır Reddi, Haberler adı altında dört değişik bildirimde bulunur ve risk oluşturan ürünlerin bu ülkelere girmesi engellenir. 

2023 yılının Ocak - Haziran ayları arasında başta biber olmak üzere limon, mandalina, domates, greyfurt, nar, portakal, kabak, ayva gibi meyve sebzelerde; ayrıca kimyon, kuru nane, sumak gibi baharatlarda, asma yaprağı, rezene gibi ürünlerde limit üzeri pestisit kalıntısı tespit edildi. 2023 yılının ilk yarısında Türkiye menşeli meyve ve sebzelere yönelik 103 Sınır Dışı Bildirimi yapıldı. 80 parti ürün tarım zehirleri yani yasaklı pestisit aktifleri içerdiği için sınırda reddedilerek ülkemize iade edildi. 

Tarım ve Orman Bakanlığı’nın yasaklı ilan ettiği tarım zehirlerinin piyasadan toplatılmadığı ve kullanımının devam edildiği,  yeterli ve gerekli önlemlerin alınmadığı, yeterli ve uygun denetim yapılmadığı ve sonuç olarak tarım zehirlerinin kullanılmaya devam ettiği ortaya çıkmıştır. Tarım ve Orman Bakanlığı’nın Gıda Güvenliği Bilgi Sistemi’ne (GGBS) ülke genelindeki tüm gıda ve yem işletmeleri, bu işletmelere yönelik denetimler, alınan numuneler, numunelerin analiz sonuçları, işletmelere uygulanan idari cezalar, yaptırımlar, ithalat ve ihracat kayıtları gibi bilgilerle veri tabanının oluşturulduğunu biliyoruz. Ancak bu bilgilerin halkın erişimine açık olmaması, şeffaflıkla kamuoyu ile paylaşılmaması tüketicinin endişesini daha da artırmaktadır. Türkiye’nin tarımsal ürün potansiyelinin yüksekliği RASFF Sınır Reddi uyarısının yüksek olması nedeniyle dış pazarda itibar kaybı ve iç pazarda endişeye sebebiyet verdiği hepimizin malumudur. Tüketicinin endişelerinin giderilmesi, iç pazardaki denetimlerin sonuçlarının şeffaflıkla kamuoyu ile paylaşılması kamuoyunun taleplerinin başında gelmektedir.

Tarım ve Orman Bakanlığı, AB geçiş ve uyum sürecinde iki yüzden fazla yasal düzenlemeyi uyumlu hale getirmiş, 200’den fazla tarım zehiri ve pestisit aktif maddenin kullanımını yasaklamıştır. Ancak, Dünya Sağlık Örgütü’nün “son derece tehlikeli”, “yüksek seviyede tehlikeli” ve “muhtemel kanserojen” olarak belirlediği 13 aktif maddeden 9’unun hâlâ yasaklanmadığı bilinmektedir. Tüketici sınır dışı edilen zehirli gıdaların iç pazara sunulduğu endişesini yüksek sesle dile getirmektedir.

Gıda güvencesi, gıda güvenliğini beraberinde getirdiği, bebek ve çocuk, yetişkin ve yaşlı sağlığını tehlikeye atan gıda ve yemlerin üretilmesi, satılması, ihraç ve ithal edilmesinin önüne geçilmesi sürdürülebilir insanlık neslinin ilk önceliğidir. Bebeklerin ve çocukların hormon sistemine zarar veren; havayı, suyu ve toprağı kirleten pestisitlerin ivedilikle yasaklanması yönünde kamuoyu farkındalığı oluştuğu da görülmektedir. 

Nihai itibarla; toplum sağlığının korunması ve sağlıklı nesillerin varlığını sürdürmesi, ekolojik ve ekonomik kayıp ve hastalıklara engel olacak tedbirlerin alınmasının zorunlu olduğu ortaya çıkmıştır. 

Tarım ve Orman Bakanlığı’nın kamuoyu farkındalıklarını dikkate aldığı, ülkemizin itibarını artıracak ve tüketicinin endişelerini giderecek çalışmalar yaptığı, GGBS verilerini halkın erişimine açılması ve 9 aktif zehrin yasaklanması için tedbirleri değerlendirdiği,  ekolojik ve ekonomik katkı sağlayacak onarıcı tarım tedbirlerini aldığı duyumlarımız arasındadır.