Medyada hangi basın-yayın organı kime yakınsa karşı tarafa yönelik bir açık arama, en küçük yanlışlığı büyütme ve karalama kampanyasına varan söylemlerde bulunmakla dolu bir gündem var ancak yine esas konuşulması gereken tüm konular bir tarafa bırakılıyor. Seçim tabi ki ülkenin geleceğini etkileyecek bir konu ve konuşulması da gerekiyor ancak diğer konulara bakıldığında şu an önceliğimiz seçim mi olmalı bunu düşünmek gerekiyor.

6 Şubat 2023’te meydana gelen depremde ölü sayısı en son rakamlara göre yaklaşık 50 bin olarak açıklanmıştı ancak hala kayıplar var. Bazı sokaklardaki enkazlara hiçbir müdahalede bulunulmadığı ve kokudan artık bu bölgelerde durulamadığı bölgeden gelen bilgiler arasında. Birçok aile ulaşamadığı yakınlarına ulaşmaya ve bir haber almaya çalışıyor. Artık canlı olarak ulaşamayacaklarını bilseler de tek istekleri en azından başında dua edebilecekleri bir mezarları olması ancak bu konu gündemdeki önemini giderek kaybederken Togg ile ilgili başarı hikayeleri paylaşılması ne kadar doğru? Elbette milli bir araba olması yönüyle önemli ancak böyle bir durum yaşanırken haber değeri taşıyan durum bu mu?

Bir yandan doktorların yurtdışına göçü sürüyor. Son rakamlara göre 11 yılın rekoru kırıldı. Doktorlara gereken haklar tanınmadığı sürece beyin göçü devam edecek. Peki bu durumda bir dahaki deprem felaketinde halk ne yapacak? En önemli meslek kollarından biri olan ve her zaman ihtiyaç duyduğumuz doktorların ülkelerinde refah seviyesinin yükseltilmesi, aldıkları eğitime saygı duyulması ve buna göre davranılması gerekiyor. Onlara her zaman ihtiyacımız olduğunun unutulması bizi zor durumlara sürüklüyor ve sürükleyecek. 

Bir diğer garip konu ise “Kızılcık Şerbeti” adlı diziye “kadına şiddet” sebebiyle 5 bölüm durdurma cezası verilmesi… Televizyonlardaki dizilerde silah, kabadayılık, aldatma ve daha nicesi özendirir gibi yayınlanırken ve kadına şiddetle ilgili her gün farklı haberler okurken dizideki bir sahneyi böyle değerlendirmek ne kadar doğru? Sahneyi izleyenler biliyordur ki herhangi bir özendirme bulunmadığı gibi ülkenin gerçeği haline gelmiş bir duruma dikkat çekilmesinde yanlış bir durum olduğunu düşünmüyorum. Ceza verilmesi ve yayınlanmaması gereken birçok dizi varken bu diziye ceza verilmesinin sebebi nedir? Çocukları silah kullanımına özendiren veya aldatmayı normalleştiren dizilere neden aynı cezalar verilmiyor? 

Seçim bahane… Konuşulması gerekenler hiçbir zaman konuşulmuyor ve her zaman suni gündemlerle meşgul ediliyoruz. Bunu bilsek de dikkatimizin bu yöne kaymasına izin veriyoruz. Umuyorum ki konuşmamız gereken konuları konuştuğumuz günler gelir.