Bir diğer merak edilen konu da yeni hükümetin oluşumu nasıl olacak ve de ekonominin başına geçecek yeni isim kim olacak?

Deneyiminin çok iyi olması, ülkenin içinde bulunduğu ekonomik zorluklara farklı çözüm formülleri getirecek bilgi ve tecrübeye sahip, mücadeleci bir isim olmalı vs.. Kulislerde isimler dolaşmaya başladı bile ve elbette sokakta halk arasında da merakla beklenmekte yeni kurulacak hükümetin yeni ekonominin bakanı.

Seçime kadar geldiğimiz sürece baktığımızda son bir yıldır seçime dayalı bir ekonomi panoraması oluşturdular aslında.

Yani öyle bir yoldan geçtik ülkece şu anımıza kadar.

Vergi afları, çiftçiye, esnafa getirilen kolaylıklar, ithalat ve ihracatta özellikle oluşturulan vergi kolaylıkları, vs saymakla bitmeyecek vaatler ve yerine getirilenler...

Maaş artışları, emeklilere verilen zamlar ile iyileştirilen maaşlar vs…

Ve elbette uzun zamandır merakla beklenilen EYT çıkar mı çıkmaz mı sorulanlarına yanıt yılın son aylarında gelmesiyle beraber de binlerce kişinin başvurularını tamamlayarak EYT’li olması, maaş bağlanma süreçleri, bankaların EYT’li olacaklara yönelik promosyon çalışmaları ve ilk maaşlarını alanlar, yakın zamanda alacaklar…

Süreç elbette ki böylesi iki satıra sığmayacak kadar uzun ve geniş yelpazeli ama sonuçta EYT hükümetin elinde ki en önemli taştı ve taşı doğru zamanda doğru hamle ile kullanarak beklentilere cevabı verdi diyebiliriz.

Evet yeni hükümetin gerçekten işi zor…

Bu yapılan seçim yatırımları elbette ki bütçede sağlam bir açık oluştuğu da aşikar.

Ekonomiye yakın kesimler, uzmanlar, seçim vaatleri ile tırmanışa geçen bütçe açığının seçim sonrasına dair taahhütler ile beraber merkezi bütçede 20 yıldır yaşanılmayan büyük açıklara yol açacağı ve bunun da artan enflasyonu daha da artarak kontrolünün zorlaşacağını belirtiyorlar.

Bir yandan yenilenen Türkiye ile beraber yollar, hastaneler, havaalanları derken faiz afları, vergi afları, kolay ve ulaşılır kredi imkanları oluşturulurken, öte yandan resmi kaynaklar yüzde 85 olan enflasyonun toplum üzerindeki ağırlığına da çözüm arayışı için temi formüller de gün geçmiyor ki denenmiyor değil.

İşte bu yüzden gözler yeni kurulacak olan hükümette en önemli nokta ekonominin başına geçecek olan yeni bakan da olacak.

Seçimle ilgili son yazımızı toparlarsak 15 gün ara ile yaşadığımız milletin seçimi sürecinde başta hükümetin yaptığı harcamalar artarak seçim sonrası taahhütlerin de yerine getirilmesi planları ile birleştiğin de tüm bunlar uzun zamandır yaşanılmayan bütçedeki ciddi açığın oluşmasına ana etkenlerin başında gelebiliyor diyebiliriz.

Seçimi kazananın ilk işi bu kaosla baş etmek için ek bütçe oluşturmak olacak o da başka başka şeyler elbette uzatıp gidecek açık zinciri…

Cumhuriyet tarihin en sert seçim süreci olarak tanımlanan Türkiye’nin seçiminde

29 Mayıs 2023 Pazartesi sabahı ile yeni Türkiye’nin kaderi, yol haritası da çizilmiş olacak.