Kimi cebindeki parasıyla aldığı litrelik kola şişesini yere boşaltıyor, kimi de elindeki telefonu yere fırlatıyor. Sanki içecek ya da kullanabilecek yerli bir markası varmış gibi…

Yazık!

Türkiye’de faaliyet gösteren kaç fabrika tümüyle yerli?

Yabancı sermayenin girmediği kaç sektör var?

Evinde kullandığın yerli malı çamaşır makinasının içini aç bak bakalım parçalarının tümü yerli mi?

Yerli diye üretilen telefonların çoğu demonte halde gelip, üzerine marka basılıp piyasaya sürülüyor. 

Şöyle bir düşün bakalım!

Yerli malı diye aldığın deterjanın hammaddesi hangi ülkelerden?

Tamam o malum ülkenin ürünlerini boykot et güzel kardeşim ama giydiğin iç çamaşırının lastiği nereden geliyor bir düşün. 

Ne yapacağız çamaşırsız mı gezeceğiz şimdi?!

Ben sana söyleyeyim…

Türkiye’de 250-300 civarı malum ülke menşeili firma faaliyet gösteriyor. Bu firmaların çoğunluğu teknoloji, tarım, sağlık, ilaç sanayi, turizm ve inşaat sektörlerinde…

Eee, şimdi düşün bakalım bu sayılanların kaçından faydalanıyorsun acaba!

Peki hep birlikte protesto ettik, boykot ettik. 

Yerine koyabilecek alternatifin var mı?

Yok elbette.

Yerli sanayin çoktan bitti. Kamuya ait olanlar satıldı gitti. 

Peki, alanlar kim? 

Ahh be güzel kardeşim.

Çocuk kanı dökülürken, sen yere kola şişesi dökmüşsün ne oldu şimdi?!

Hal bu ki bilmiyorsun göbekten bağlanmışsın. 

* * * 

Çocuklar ölüyor efendiler; çocuklar!

Hangi milletten olursa olsun çocuklar. Kadınlar, erkekler, analar, babalar evlatlar!

Oysa bu acıları en çok yaşayanlar biziz. 35 yıldan fazla süredir terör belasına onca can, onca evlat, onca Mehmet, onca sivil insanımızı kurban verdik. Hala ocağında gülmek nedir bilmeyen insanlar var.

Babasız büyüyen çocuklar, evladından geride kalanlarla avunan analar.

Daha 100 yaşını yeni kutladığımız Cumhuriyetimizin kuruluşundan günümüze, sağ-sol, Alevi-Sünni, şucu, bucu mevzularına verdiğimiz canın haddi hesabı yok. 

Ne çabuk unuttuk?!

* * * 

Ne balık hafızalı millet olduk biz yahu?

Sıra sıra geçen bayrağa sarılı tabutların ardından teröre lanetler yağdırırken, herhangi bir devletin (!) terör saldırılarına, can almalarına mı sevinir olduk!

Ha Filistinli, ha İsrailli, ha Cezayirli, ha Yunanlı… Hepimiz aynı Adem’den aynı Havva’dan türemedik mi?

Dine de inanmıyorsun varsayalım.

Hepimiz aynı mikroorganizmadan evrimleşmedik mi?

Taş aletler yontarken kardeştik de, güya geliştik bu hale mi geldik?

Bu kadar mı ucuz insan kanı!

Hadi dökelim şimdi kolaları, kıralım elimizdeki elmaphoneları!

Bir canı geri getirebildik mi!

* * * 

Silaha yüklendik.

Silah ürettik hem insanlı hem insansız!

Dünyaya sattık!

Daha kolay, daha çok kan dökülebilsin diye!

Silah! Yani bir öldürme aracı!

Telefonu bırak bir tane mikroçip üretemedik!

Bu da bizim ayıbımız olsa!