SON DAKİKA

İhtiyaç sahiplerine yetişen takipçilerime minnettarım

Sosyal medyayı iyi amaçlarla kullandığımızda insanların hayatına dokunabilmek mümkündür.

Sosyal medyayı 14 yıldır sosyal sorumluluk projeleri için kullanan, 1 milyon 200 bin civarı takipçisi olan bir sosyal medya kullanıcısıyım. Yerel gazetelerden ulusal gazetelere yükseldiğimde yaşımdan ötürü dikkat çekmiştim ve takipçim artmıştı. Takipçilerimin çokluğu topluma nasıl bir fayda sağlayabilir düşüncesiyle yola çıkarak sosyal sorumluluk projelerine başlamıştım.

Ve ne hayatlar ne hikayeler gördüm...

Her zaman her yerde söylüyorum: "Ben bir şey yapmıyorum, bu güne kadar insanlara yetişen ve herkese faydalı olan ben değil takipçilerimdir." bunu her yerde her fırsatta söylüyorum. Her zaman olduğu gibi bu aralar aldığım ödülleri de kendi adıma değil onlar adına aldım. Çünkü takipçilerime gerçekten çok minnettarım ne anılar biriktirdik sosyal medyada. Kimisinin milyonlarca liralık tedavi parasına ihtiyacı vardı, kimisinin kalbi kurmuştu o an kan bulunması lazımdı, kimisinin nakile ihtiyacı vardı... 

Günün sonunda sağlığına kavuştular...

Dün gece tesadüfen bir habere denk geldim ve duygulandım...

Fosfor metabolizması bozukluğuyla aylarca yoğun bakımda kalan, yaşama ihtimali çok düşük denilen minik Yusuf Bozkurt'un hayata tutunduğu yazıyordu. Heyecanla linki tıkladım ve iyileştiğini öğrendim, çok mutlu oldum.

İlk faz aşı için takipçilerim seferber olmuştu ve 400 bin toplanmıştı dolayısıyla da aylarca kaldığı yoğun bakımdan çıkarılmıştı. 2. faz için öğrendiğim kadarıyla Sakarya'nın efsane taraftar grubu Tatangalar destek olmuş ve para toplanmış. 3. faz için ise Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ilacı karşılamış. Yusuf'un sağlığına kavuşmasında emeği geçen tüm herkese tek tek teşekkür ederim. Onun için Sakarya'ya gittiğimde annesinin bakışları ve umutları gün gibi aklımda. Hayata tutunamaz denilen Yusuf Bozkurt sağlığına kavuştu. Özellikle annesi evladı için çok direndi çok çabaladı. Onun adına da çok çok mutluyum... 

Sosyal medyada sosyal sorumluluk hakikaten çok önemlidir. 

Bir örnek vermek gerekirse, birkaç yıl önce Ramazan ayı sahur vaktinde bir telefon geldi; Üsküdar'da trafik kazası yaşanmış ve bir kızın durumunun ağır olduğu söylenmişti. Çok sayıda kan ihtiyacı vardı. Kadınla konuştuğumda öyle bir ağlıyordu ki sesi halen aklımda. Yalvarıyordu kızının ölmemesi için kan konusunda destek istiyordu.  Kalbi durmuştu ve zor da olsa çalıştırmışlardı. Sahur vakti olmasına rağmen kadının deyimiyle resmen Türkiye onu aramıştı. İnsanlar sahur vakti yemeği bırakıp aç kalmayı göze alıp hastaneye koşmuştu. Neticede o kız günümüzde kocaman oldu ve hayatta... 

Öyle hikayeler, öyle hayatlar biriktirdim ki bir gün bu anıları kitaba dökmeyi gerçekten çok istiyorum.

Duyurduğum Valilik onaylı birçok yardım kampanyasında 100 bin lira parada 5 bin kişinin, milyonluk kampanyalarda ise on binlerce kişinin parasının olduğunu öğreniyordum. Gerçekten bu muazzam bir şey bizim halkımız bu konularda duyarsız kalmıyor. 

“25 kuruş atıp abi öğrenciyim son param bu” diyenler var. “Askerim hakkınızı helal edin 5 TL gönderiyorum” diyenler var. “Abi hesabımda 3 lira kalmış ama inanın tekrar göndereceğim” diyenler var. Sürekli yüz binlerce ve milyonlarca liralık kampanya düzenliyorduk, her kampanyada bu durumu görüyordum. Kampanyaların her birinde binlerce kişinin katkısı var. 3, 5, 2, 10 bakmadan gönderiyorlardı. Esnafı, öğrencisi, işçisi, işsizi, memuru elinden geldiğince gönderiyor. Yani sosyal medya üzerinden birlik olmak muazzam bir şeydir. 25 kuruşların da muazzam katkısı oluyor. Sonuçta, damlaya damlaya göl olur derler ya. Keşke fabrikatörü, holdingcisi de böyle birlik olsa. Her zaman her yerde söylüyorum sosyal medya hesaplarınızı sosyal sorumluluk için kullanın”

Klasik bir sözüm vardır: Mutluluk başkalarını tebessüm ederken görmektir... 

Bazı sebeplerden dolayı 2 yıldır sosyal medyada yoktum, bir süre önce geri döndüm ve duyurduğum kampanyaları sağ olsun takipçilerim ve arkadaşlarım çözdü. Tekrar tekrar onlara minnettarlığımı iletiyorum. Yakında Valilik onaylı tedavi kampanyalarını da tekrar duyurmaya başlayacağım ve inanıyorum insanlar yine seferber olacaktır. 

Ekonomik çıkarlar, gösterişli hayatlar, şöhretlik rüyalar yerine sosyal medyayı iyi amaçlar için kullanmalı ve topluma faydalı olmak gerekir.

Bu arada eklemek gerekir ki; sosyal medyada ne üzücü ki istismari durumlar da çok arttı. Özellikle maddi yardım talebi olanlar iyice araştırılmalı ve teyit edilmelidir; Valilik veya kaymakamlık yasal izin belgeleri istenebilir ve ilgili kurumlar aranıp teyit alınabilir. Burs isteniyorsa öğrenci belgesi istenebilir. Erzak isteniyorsa belediye siteleri üzerinden muhtarlıklarla irtibata geçilip teyit edilebilir ya da aynı şehirde ise yerinde görülebilir.