SON DAKİKA

Hızlı tüketime son vermek

Bu hızlı tüketim başlığı içine sadece gıda girmiyor. Tekstil de bu işin bir parçası. Geçen gün Fransızların yeni bir uygulaması dikkatimi çekti.

Fransa, giyim sektöründeki hızlı tüketimi azaltmak için yeni bir teşvik paketini hayata sokmaya hazırlanıyor. Buna göre, yenisini almak yerine eskisini tamir ettiren moda sever Fransızlar ödüllendirilecek. Ekim ayında hayata geçirilecek olan teşvik paketinde 6 euro ile 25 euro arasında para iadesi yapılacak. Ülkenin ekolojik dönüşümden sorumlu olan bakanı Bérangère Couillard, her yıl ülkede 700 bin ton giyim eşyasının çöpe atıldığını söyledi.

Moda sektörünü ellerinde tutan ve dünyanın en meşhur markalarını bünyelerinde barındıran Fransızların bir de sürdürülebilir tekstil konusunda önder olmak istemeleri bana çok ilginç geldi. 

Açıklanan pakete göre, örneğin ayakkabısının topuğunu yenileten bir kişi 7 euro geri ödeme alacak. Ceket, etek gibi kıyafetlerde ise yenileme karşılığı 25 euroya kadar para iadesi alınabilecek. Bence bu tip bir uygulama ülkemizde de olmalı. Zaten bizde bu uygulama var da devlet bizden para alacak diye korkuyorum. Hala mahalle terzileri var. Bizim mahallede – ki ayıptır söylemesi İstanbul’da lüks bir yer sayılır- Terzimiz var, ayakkabıcımız var, su tesisatçısı var, berber var, koltukçumuz bile var. Bu meslek erbaplarının da yok olması böylece önlenebilir. 

Fransa’da Paketi kamuoyuna duyuran Couillard, hükümetin ‘hızlı moda’ ile mücadeleye kararlı olduğunu kaydetti. 36 yaşındaki genç bakan, tüketicilere, karakterli ürünler alıp, bunları tamir ettirme yolunu tercih etmeleri çağrısı yaptı.

Refashion isimli, sürdürülebilir modayı savunan grup, Fransa’da geçen yıl 3.3 milyar ürünün piyasaya sürüldüğünü açıklıyor. Ancak hükümetin bu adımı sektörden tepki de aldı. Bazı sektör temsilcileri, önemli bir Fransız endüstrisinin bu şekilde ‘damgalandığını’ savundu.

Sağ siyasetçi Eric Pauget de, ülkenin 3 trilyon borcu varken, ‘Fransız halkının parasının sokağa atılmaması’ gerektiğini savundu. Hükümet bu paket için 154 milyon euro değerinde bir kaynak ayırdı. Ekim ayında hayata geçirilmesi planlanan bu teşvik paketi tek değil. 

Fransa’da sürdürülebilir moda düşüncesini yaymak amacıyla, kıyafet etiketlerinde de yeniliğe gidilecek. 2024 başından itibaren firmalar, ürünlerini ne kadar su kullanarak yaptıklarını etiketlerde belirtmek zorunda olacak. Üreticiler, kimyasal kullanımı, mikro plastik emisyonu riski ve geri dönüşümle ilgili ayrıntılara da etiketlerde yer verecek. Fransa’nın en büyük endüstrilerinden bir olan moda, 66 milyar dolarlık bir sektör ve binlerce iş sağlıyor. 

Beni gururlandıran bir durumu size anlatmak zorundayım. Fransa’nın yeni uyandığı bu durumu ülkemizde yıllardır uygulayan tekstil üretici firmaları var zaten. 

Son yıllarda yaşanılan doğadaki değişimin bir çok nedeni var. Sizin birey olarak yaptığınız tüm hareket bir domino taşı  etkisiyle tüm dünyaya yayılıyor. Bir düşünün; Dolabınızdaki kıyafetlere ne kadar ödediniz? Fişleriniz varsa bunu hesaplayabilirsiniz. Ancak her elbisenin, kot pantolonun, gömleğin ve çorabın arkasında çoğu insanın fark etmediği bir bedel vardır: Çevreye olan bedel.

Birleşmiş Milletler Çevre Programı'nın (UNEP) rakamlarına göre , bir kot pantolon yapmak için, pamuğun üretiminden nihai ürünün mağazaya teslimine kadar geçen sürede 3.781 litre su harcanıyor. Bu, yaklaşık 33,4 kilogram karbon eşdeğeri emisyona eşittir.

Bu sadece bir kot pantolon içinse, gardırobumuzdaki her şeyin çevresel maliyetini bir düşünün. UNEP ve Ellen MacArthur Vakfı tarafından yayınlanan aşağıdaki istatistikler bize bir fikir veriyor: 

Moda endüstrisi her yıl 93 milyar metreküp su kullanıyor ki bu da beş milyon insanın tüketim ihtiyacını karşılamaya yetiyor.

Dünya çapındaki atık suyun yaklaşık %20'si kumaş boyama ve arıtma işlemlerinden kaynaklanmaktadır.

Giysiler için kullanılan toplam elyaf girdisinin %87'si yakılmakta veya bir çöplükte bertaraf edilmektedir.

Moda endüstrisi, tüm uluslararası uçuşların ve deniz taşımacılığının toplamından daha fazla, yıllık küresel karbon emisyonlarının %10'undan sorumludur. Bu hızda, moda endüstrisinin sera gazı emisyonları 2030 yılına kadar %50'den fazla artacak.

Demografik ve yaşam tarzı kalıpları şu anda olduğu gibi devam ederse, küresel giyim tüketimi 2019'da 62 milyon mt'dan 10 yılda 102 milyon tona çıkacak. 

Her yıl yarım milyon ton mikrofiber plastik okyanusa atılıyor, bu da 50 milyar plastik şişeye eşdeğer. Tehlike geliyorum diyor. Aman dikkat !