Covid’in 2020 Ocak ayından an itibaren tüm dünyaya hızla yayılmasıyla hazırlıksız yakalanan bu kabus tüm dünya ülkelerinde olduğu gibi ülkemizde de ekonomik anlamda beklentilerin ve dengelerin sarsıldığı bir süreci yaşanılmasına sebep oldu.

Sanayi ülkelerine baktığımızda az hasarla çıkma senaryoları üzerine yoğunlaşarak krizden çıkış yolları arandı ve bu uygulamanın Türkiye için de alınan tedbirler, ihracatçıyı, yatırımcıyı, üretim sektörünü ayakta tutmayı amaçlayan kararlar ile uygulanması ile kontrollü hareket rotası izlendi.

Tüm bu öngörülmeyen olumsuzluklara Covid’in dünya üzerinde seyrini nispeten azaltması üzerinde moraller yükselirken, güç savaşları hemen yanı başımızda savaş olarak kendini göstermesi ile sıcak günler savaştan etkilenen ülkelerin ekonomisine de olumsuz yansıdı yansımaya da devam ediyor.

Bu hafta Astana da 6. CICA zirvesi Stratejik ilişkilerde somut adımlar atılması düşüncesiyle başladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı ve 10 ülke devlet başkanının katılımı ile başlayan zirveden olumlu kararlar da hedeflendiği gibi gelmeye başladı.

Ve bir kez daha Rusya -Ukrayna arasında hızla devam eden savaşta Türkiye barış için tek adres gösterildi.

Zirvede masaya yatırılan konu başlıklarında en başta Türkiye’nin tahıl koridoru oluşum da ki rolü, Ukrayna-Rusya savaşında ki son durum ve Suriye deki son gelişmeler olarak yer aldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ile özel görüşmede bir araya gelen Rus lider Putin kuzey akım da Türkiye’yi en güvenli gaz istasyonu kurmak istediklerini vurgulayarak, gaz tedarikinde de en güvenli güzergâhın da Türkiye olduğunu açıkladı.

Bu açıklama ajanslarca acil kodu ile geçildiği andan beri de dünyada büyük yankı uyandırması ile de Türkiye’nin dünya genelinde olumsuzluklar dolu son 2 senede attığı cesur adımlar ile tüm dikkati üzerine çekmesi, zirvede yine tüm gözlerin üzerimize çevrilmesiyle olumlu kararlarda zirveden böylelikle çıkmaya başladı.

Önümüzdeki günlerde bu kararların ekonomiye yansımaları yadsınamaz bir gerçek olacak.

2022’nin son 2.5 aylık sürecinde böylesi olumlu kararlar tüm sektörler için umut olacağı niteliğin de.

Turizmde çok verimli bir sezon geçiren turizmciler de ekonominin ana dallarındaki diğer oyuncularda bu alınan kararlardan olumlu etkilenme planlarını hızlandıracak projeleri hep beraber masalına yatırdıklarını da göreceğimiz günler yakın diyebileceğimiz de bir gerçek olarak gözükmekte.

Hep beraber üretmek hep beraber kazanmak, sürdürülebilir yaşamın da ana felsefelerinden değil mi?

İnanarak ve cesurca adımlar atmak yaşamda her anlamda en önemli kuralsa o zaman sorun olmamalı hiç bir olumsuzluk…