SON DAKİKA

Deprem bölgesinde son durum

6 Şubat 2023 tarihinden sonra ülkemizde 11 ilde hayat artık eskisi gibi devam etmiyor. Ancak biz, evlerimizden akşamları seçim haberlerinden arta kalan bir, iki dakikalık görüntülerde, çadırlarda bulunan, konteyner evlerde hayata tutunmaya çalışan çaresiz insanların haykırışlarını izlerken ne hissediyoruz, emin değilim.

Zira, iktidarı destekleyen kanallarda konuşan depremzedeler Allah devlete zeval vermesin derken, iktidar karşıtı televizyonlarda konuşan depremzedeler sürekli eksikleri sıralayıp hükümeti istifaya davet ediyorlar…

Maalesef bölgede 10 gün depremzedelerin arasında, dertlerini dinlemiş bir kardeşiniz olarak ben iki durumunda tam olarak gerçeği yansıtmadığını söyleyebilirim.

Çünkü insanların her iki tepkisi de aslında çaresizlikten, parasızlıktan, yoksulluktan…

Durumu iyi olup hayatta kalan zengin kesim ise zaten şu an bölgede değil…

Bölgede ki son durumu rakamlarla özetleyecek olursam:

Acil yıkılması gereken ağır hasarlı ve yıkık bina sayısının illere göre dağılımı aşağıdaki gibidir:

*Adana, 97 bina

*Adıyaman, 13 bin 730 bina

*Diyarbakır, bin 110 bina 

*Elazığ, bin 36 bina 

*Gaziantep, 15 bin 8 bina 

*Kahramanmaraş, 22 bin 113 bina

*Malatya, 16 bin 870 bina

*Hatay, 30 bin 112 bina 

*Kilis, bin 261 bina

*Osmaniye, 3794 bina

*Şanlıurfa, 663 bina 

Toplam 11 ilde, 105 bin 934 bina acil yıkılması gereken, ağır hasarlı yada yıkık olduğu tespit edilmiştir. Toplam hasarın mali faturası yaklaşık 82 milyar dolar seviyesinde olup hayatını kaybeden binlerce vatandaşımızın acısının ne bir tarifi nede bir bedeli vardır maalesef…

Bu binaların yıkılma sebeplerine gelince…

Gördüğüm ve incelediği kadarıyla şehirler kurulurken maalesef jeolojik ve jeofizik altlık çalışmalar hiç yapılmamış. Binalar manzarası güzel olsun diye nehir yataklarına, sonradan doldurulan deniz kıyılarına ve yamaçlara herhangi bir zemin iyileştirmesi geoteknik önlem alınmadan yapılmış.

Eski tip binalarda ise zemin etüdü yapılmadığı için, hazır beton kullanılmadığı için, nervürlü donatı kullanılmadığı için ve yapı denetim, belediye yada bakanlık tarafından denetlenmediğinden dolayı yıkımın ağırlıklı olarak bu tip binalarda gerçekleştiğini söyleyebilirim.

Ayrıca bu depremler bize gösterdi ki binalar eğer yönetmelik dışı ivme değerleriyle karşılaşırlarsa yıkım çok daha fazla oluyor.

Bu nedenle TBDY -2018 bazı yönleriyle revize edilmelidir.

Yeni yapılacak binalarda sismik izolatör sistemi yaygınlaşmalıdır. Zira, 100 yataklı ve üzerinde yapılan hastanelerde bu uygulama denenmiş ve depremde hiçbir hasar görmemiştir. 

Belediyelerde, bakanlıkta, jeoloji ve jeofizik mühendisleri çok daha fazla ve aktif olarak yer almalıdır.

Ayrıca yapı denetim sisteminin ismi değişmelidir. Bir bina yapılırken denetleme işlemini zeminden bağımsız olarak yaparsanız bu çok büyük bir bilimsel hataya sebep olur ve yeni yapıldığı halde yıkılan, ağır hasar alan binaların en büyük sebebi, yapı denetlenirken zemin çalışımlarının denetlenmemesidir.

Yeni sitemin adı, Zemin ve Yapı denetim sistemi olmalıdır. 

Okullarda afetlerle ilgili teorik ve pratik dersler mutlaka olmalıdır. Bu dersleri Jeoloji ve Jeofizik Mühendisleri vermelidir.

Ülkemizdeki yer bilimci sayısı Avrupa’daki tüm ülkelerin toplamından fazladır. Bu kadar yerbilimciden hiç faydalanmayıp, şehirlerin kurulumunda gerekli zemin çalışmaları yapılmadığı için yıkıldığını görmek, kısaca bilimi, jeolojiyi, jeofiziği yok saymak, beni ziyadesiyle üzmektedir.

Ülkemiz bir deprem ülkesidir. Bu sözü lafa gelince, sözde herkes; tüm siyasiler, müteahhitler kabul etmektedir. Ancak gereğini yapmaya, yer bilimcilerin uyarılarını ciddiye almaya gelince, herkes kör, sağır, dilsiz olmayı tercih etmektedir.

Lütfen artık kendimizi kandırmayalım. Biz aslında “mış” gibi yapmayı tercih eden bir ülkeyiz…

Sonrada en büyük can kaybı ve mal kaybıyla karşılaştığımızda kaderi suçlayıp işin içinden çıkamayız artık. 

Zira, 6 Şubat’ta televizyonlardan izlediğimiz görüntüler, İstanbul depreminin fragmanları niteliğindeydi…

İstanbul’da beklediğimiz yıkım ve ölü sayısı çok daha fazla olacak… 

Bu nedenle artık daha fazla gecikmeden, binanız için deprem analizi yaptırıp, gerçekle yüzleşin!