SON DAKİKA

Çin

Bir zamanlar kalabalık insan toplulukları gördüğümüz zaman, "Çin ordusu gibi üzerime geliyorlar" derdik.

Çin, hakikaten de dünyaya yayılmaya başladı. Hele modern İpekyolu projesi olan Bir Kuşak, Bir Yol ya da Kuşak-Yol Projesi veya Kuşak Yol Girişimi, Kuşak Yol İnisiyatifi olmazsa OBOR diye adlandırılan proje ile Çin hafiften hafiften dünyaya yayılıyor.  Çin devlet başkanı Şi Cinping'in 2013 yılı sonunda Orta Asya ve Güney Asya ülkelerine gerçekleştirdiği bir dizi ziyaret sırasında duyurduğu ve İtalya'nın da iş birliği ile 2049 yılında bitirmeyi planladığı bu proje Çin-Roma medeniyeti birliği olarak da yorumlanıyor.

Dünya; birkaç yıldır büyük güç mücadeleleri ve sıcak çatışmalar için bir arenaya dönüştü. Şimdilik yanı başımızda olan olayları film izler gibi seyrediyoruz. İran ile Sudi Arabistan'ı birleştiren Çin.  Ukrayna ile Rusya arasındaki savaşa çok fazla müdahil olmadan ellerini kavuşturarak bekliyor. Çünkü komşusu olan Rusya onlar için yaşanacak topraklar anlamına geliyor. 

Öte yandan ekonomik olarak Afrika ve Ortadoğu ile Asya'da yaptığı çalışmalar da Çin'in dünyadaki rolünü artırması için bir fırsat yaratıyor. 

Çin kısa vadede askeri güç açısından Amerika Birleşik Devletleri seviyesine erişemeyebilir, ancak ekonomik gücü ABD'ninkiyle eşleşmeye başlıyor. Bu açıdan Çin'in yükselişi, bazı ülkelerde olduğu gibi, Türkiye tarafından da çoğunlukla ekonomik nedenlerden dolayı bir fırsat olarak görülüyor. ABD nasıl kendi değil de başkalarını savaşa sokup bir de onlara silah satıyorsa, Çin de artık öyle yapıyor. Yanına alacağı ve karşısındaki ülkelerle oynamaya başlıyor. Dünyanın en büyük ikinci ekonomisi konumundaki Çin'in, uluslararası siyasi arenada önemli bir oyuncuya dönüştüğünü artık görülüyor. 

Ülkemiz, 2019'da başlayan ve Asya ülkeleriyle iş birliği fırsatlarını ilerletmeyi amaçlayan “Yeniden Asya Girişimi” ile Çin Devleti ile dirsek teması kuruyor. 

Biliyorsunuz Çin, Türkiye'nin en büyük ikinci ticaret yaptığı ortaklarından. 2020 yılında iki ülke arasındaki ticaret hacmi yaklaşık 24 milyar dolar oldu.  Ayrıca, zor günlerde 2021 yılında iki ülke arasında 3,6 milyar dolarlık swap (takas) anlaşması imzalandı.

Biraz önce de anlattığım gibi Türkiye'nin Bir Kuşak ve Bir Yol Girişimi'ne verdiği destek de biliniyor. Böylece ülkemiz Çin'i ve diğer ekonomileri birbirine bağlayan, küresel GSYİH'nın üçte birini de oluşturan dünyanın en büyük ticaret ve altyapı girişimlerinden biri olan Çin'in yol projesi çok önem arz ediyor.  Türkiye ayrıca, Çin'i Türkiye'nin karayolları ve demiryolları ile Avrupa'ya bağlayan ticaret yolu projesi Orta Koridor Girişimi'ni de Yol Kuşak ile birleştirmeyi hedefliyor.

Bu konuda Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları ifade etmiştir: "Orta Koridor, KYG'nin kalbinde yer almaktadır ve Türkiye Orta Koridoru KYG'ye dâhil etmek için Çinli dostlarımızla birlikte çalışmaya devam edecektir.” Hadi buyurun bakalım. Yakında Çin şirketleriyle haşır neşir olacağız. Çinli vatandaşlarımız da olacak. Emlak satışlarından tarım arazilerinden alan ve Türk vatandaşlığına geçen Çinli komşularımız olabilir. 

Özellikle ticaret ve taşımacılık alanlarında birçok ortaklık projesi çoktan gerçekleştirilmiş durumda. Biliyor musunuz bilmiyorum ama, Avrasya Tüneli, Marmaray, Yavuz Sultan Selim Köprüsü, İstanbul Havalimanı ve Çanakkale 1915 Köprüsü; Çin'in Türkiye'nin ulaşım altyapısına yaptığı yatırımlardan bazıları.

Bir de bize uzayda da destek çıkıyor Çin. Türkiye'nin 6K-Z Dünya gözlem uydusunun fırlatılması ve Tuz Gölü yer altı doğal gaz depolama tesisi gibi birçok yatırıma katkıda bulunmuştur. 

Modern İpek Yolu'nun bağlantısı açısından önem taşıyan Edirne-Kars yüksek hızlı tren hattı ve Bakü-Tiflis-Kars (BTK), raylı sistemi de Çinli şirketler tarafından yapılmıştır. 

Çin, pandemi sırasında Türkiye'ye sağlık alanında da yardımda bulunmuştur. Sinovac aşısı, Türkiye'de 10 milyondan fazla kişiye uygulanmış ve bu durum zor zamanda yardıma koşan Çin Türkiye tarafından çok takdir edilmiştir.

Sadece Türkiye'de değil, daha geniş bir bölgede manevra yapması ve siyasi olarak devreye girebilmesi için fırsatlar yaratması nedeniyle, Çin'in Türkiye ile güçlü ilişkilere ve ticarete sahip olması uzun vadede Çin’e daha çok fayda sağlayacaktır. Bu nedenle geliyorlar ülkemize.

Türk iş dünyası da Çin pazarını daha iyi anlaşılması ve Çin'de ideal iş ortaklarını bulması için çalışmaya devam ediyor. 

Yazacak daha o kadar çok konu var ki Çin ile ilgili ama köşeme sığmadı. Belki bir yazı daha hazırlarım ileride.