“Büyük Sıfırlama”, Ocak 2021'de Dünya Ekonomik Forumu tarafından toplanan zirvenin teması olacak.

“Büyük Sıfırlama”, daha adil, sürdürülebilir ve dayanıklı bir gelecek için ekonomik ve sosyal sistemin temellerini ortaklaşa ve acilen inşa etme taahhüdü olarak belirleniyor. İnsan onuru, sosyal adalet ve toplumsal ilerlemenin ekonomik kalkınmanın gerisinde olmadığı yeni bir sosyal sözleşme gerektirir deyip hazırlıklara başladılar.

Trump'ın Küresel sağlık krizi konusunda söyledikleri ve Dünya Sağlık Örgütü'ne verilen parayı kesmesi, yeni bir sivil toplum kuruluşu kurmaya çalışması çözülmesi gereken bir kriz yarattı. Bana göre bu sene Davos zirvesi ilginç olacak. Çünkü ikiz zirve, hem şahsen hem de sanal olacak, Davos'taki kilit küresel hükümet ve iş liderlerini, genç neslin yönlendirdiği ileriye dönük bir diyalog için dünyanın dört bir yanındaki 400 şehirde küresel birçok paydaşlı ağa bağlayacak.

51. Dünya Ekonomik Forumu Yıllık Toplantısı, hükümetten, iş dünyasından küresel liderleri bir araya getirecek sivil toplum ve dünyanın her yerinden paydaşlar hem yüz yüze hem de sanal diyaloglar içeren benzersiz bir konfigürasyonda buluşacaklar. Yeni dünya düzeni diye adlandırılan bu pandemi sonrası yaşamda, İklim değişikliğinin insanlık için daha da çarpıcı sonuçları olan bir sonraki küresel felaket olabileceği düşünülüyor... Dünya Ekonomik Forumu Kurucusu ve İcra Kurulu Başkanı Klaus Schwab, Ekonomiyi kalan kısa zaman penceresinde karbondan arındırarak yönetmek lazım görüşünü savunuyor. Fakat işte iş burada biraz karışıyor.  Petrolü kontrol eden ve kendi para birimi ile satan ABD bu konuda engel. Arap ülkelerini şimdiden istedikleri gibi yönetmeye çalışan ülkeleri görüyoruz. 30 yıl içinde petrol bitince, ya da vaz geçilince petrol üreten ülkelerin durumu ne olacak? Geleceğimizi güvence altına almak ve gelişmek için ekonomik modelimizi geliştirmeli ve insanları ve gezegeni küresel değer yaratmanın kalbine koymalıyız. Bu krizden çıkarılacak kritik bir ders varsa, doğayı nasıl işlediğimizin önemini anlamamız olmalı. Sadece daha fazla zaman kalmadı diyor Galler prensi başta olmak üzere uzmanlar. New York, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri António Guterres de pandemi, iklim değişikliği ve karşılaştığımız diğer birçok küresel değişiklik karşısında daha dirençli, daha eşit, kapsayıcı ve sürdürülebilir ekonomiler ve toplumlar inşa etmeliyiz” diyor. Anlayacağınız ocak ayına kadar daha bu çeşmeden çok su akacak. 

Küresel sağlık krizi, sosyal uyum, eşit fırsatların olmaması ve eski sistemimizin sürdürülemezliği konusunda çıkacak karmaşa ve globalciler ile ulusalcıların kavgası önümüzdeki günlerde gündemi oluşturacak. 

“COVID-19, Dördüncü Sanayi Devrimi çağına geçişimizi hızlandırdı. Dijital, biyolojik ve fiziksel dünyadaki yeni teknolojilerin insan merkezli kalmasını ve herkese adil erişim sağlayarak topluma bir bütün olarak hizmet etmesini sağlamalıyız fikri yavaş yavaş beyinlere girmeye başlayacak. Bu küresel salgın bize aynı zamanda ne kadar birbirimize bağlı olduğumuzu da gösterdi. Başka evlerde ne oldu bilinmez ama Türk ailelerinde beraber yaşamaya alışık hane halkı büyük bir uyum ile yaşadı. Aslında vatanperverlikten yavaş yavaş global dünya insanı oluyormuşuz gibi bir durum var ama... Acaba biz ülke olarak bu senaryoda nasıl bir rol alacağız. Kendi kendine yeten ülke olarak pandemiyi atlatan ülkelerden biri olmak bize güç verdi. Hoş hala her gün nurlar içinde yatsınlar vefatlar oluyor. Ama sağlam ülkelerden biri de biziz.  Fakat daha önce de söz ettiğim gibi dünyayı kullanan şekillendiren 27 tane örgüt var BM'de biri de Dünya Ekonomik Forumu, Davos'taki liderlerle etkileşim kurmak ve gelemeyenler için güçlü bir sanal hub ağı ile dünyanın dört bir yanındaki 400'den fazla şehirde (Küresel Şekillendirme Topluluğu) binlerce genci toplantıya çekecek. Bir de bu sene tüm dünya vatandaşları da "Açık ev politikası" adı altında Davos Yıllık Toplantısında buluşabilecek. 

“Sizce her insanı onurlandıran yeni bir sosyal sözleşme inşa etmek için büyük bir sıfırlama gerekli midir?”