SON DAKİKA

Bölüşürsek tok bölünürsek yok oluruz

Türk milleti olarak tek yürek olduk acımız büyük uyumadık, sıcak evlerde oturmak bu kadar acıtmadı. Kurtuluş Savaşında olduğu gibi kritik anlarda biz hep birleşen millet olduk.

Bu günler için yetiştirildik vatan borcu, biz sıkı sıkı kenetlendik askerimiz, polisimiz, doktorumuz, hemşiremiz, sivil toplum örgütlerimiz, toplumun her kesiminden insanımız hepsi işbaşında yardım ediyorlar. Dayanışma zamanıdır. Yunus Emre ne der? “Bölüşürsek tok bölünürsek yok oluruz.” Başka TÜRKİYE yok.

Sosyal medyada ya da her nerde olursa olsun söylediklerimize çok dikkat etmemiz gerekiyor. Deprem başında evladı için anne babası için feryat eden insanı anlayabiliriz ama insanları provoke etmek için iç karışıklık çıkarmak için yapılanlara asla göz yumulamaz. Sosyal medyada aşırı bilgi kirliliği yapılıyor boş insanlar gereksiz saçma sapan Türkiye üzerinden manipülasyon yapıyorlar. İnsanların psikolojisini altüst etmiş durumdalar. Resmen psikolojik deprem yapıyorlar. Arada çürük çarık çıkacaktır, bin tane insanın arasındaki bir tane kötü insanın yaptıkları yüzünden yapılan güzelliklerin üstü örtülemez. 

“Kurt puslu havayı sever”

On tane il ve ilçeler vinç lazım sağlam kepçe lazım o kadar iş makinası gücü gerçekten çok zor. Eleştirmekten daha çok yapıcı olmak gerekiyor. Buradan bir siyasi devşirmeyi doğru bulmuyorum. Kurt puslu havayı sever eleştiri yapılabilir fakat eleştirinin ötesine geçebilecek çok tehlikeli provokasyonlar yapılıyor. Yeni açılmış bot hesaplarla algı oluşturulmaya çalışılıyor. Devletin ve milletin direncini kırmak adına faaliyetler yürütüyorlar. Elbette eksikler söylenmelidir fakat felaketin ortasında devletin milletin direncini kıracak sansasyonel açıklamalar yapılması kasti yürütülen bir faaliyettir. Yaralarımızı sarmadan göçükleri kaldırmadan birbirimizle uğraşmayalım.

“Deprem kuşağında yaşıyoruz”

Deprem bölgesinde yağmalamalar hırsızlıklar oldu. Güvenlik önlemleri alındı ve önüne geçildi. Milletimiz birleşerek ortaya koyduğu olaylar karşısında çok büyük değil ama milli güvenlik olarak bu soygunları yapanlar milletin vicdanını yaraladı. Türk milleti can derdinde iken milletin cebindeki üç kuruşa göz dikenlerin tek tek tespit edilip gerekilen ceza verilmelidir. Deprem kuşağında yaşıyoruz. Türkiye’de deprem oluşturabilecek yirmi tane fay var. İstanbul’da da beklenen bir deprem var. Bundan sonra yok imar affı ya da belediyelerin keyfi olarak imar vermeleri bunlar bir daha olmaması lazım, insanlar artık bir ev alırken depreme dayanıklı olup olmadığını kendisi kontrol ettirecektir.