SON DAKİKA

Bölgesel geçim endeksi ve denetim mekanizması

Geleceğe dönük olarak, enflasyonun düşürülmesi ve ekonomik istikrarın sürdürülmesi için sıkı bir şekilde çalışılması gerekmektedir tabii bu süreçte halkın beklentilerinin karşılanması da elzemdir. Zira halkın ne denli sıkıntıda olduğunu sanırım ülkede bilmeyen yoktur...

Bölgesel Geçim Endeksi fikri çok hassas bir konu ve mutlaka getirilmeli. Güya getirilecekti o da şimdilerde dillendirilmez oldu. Şehirler arasında kiralar ve ürün fiyatları arasında gözle görülür farklar var ve dolayısıyla şehir endeksi mutlaka getirilmeli. Yıllık ya da 6 ayda güncellenecek şekilde 3 kademeli şehir endeksleri oluşturulmalı ve şehirlerdeki fiyatlandırmalar bu endekse göre yapılmalı. İstanbul, Muğla, Antalya gibi şehirlerdeki fiyatlar Anadolu'daki illerin fiyatları gibi değil. 

Bazı yazılarımda söylemiştim, tekrar tekrar söyleyeceğim: Bir an önce denetim mekanizması getirilmelidir. Denetimle inanıyorum enflasyon ciddi anlamda düşecektir. Göçmenlerin gönderilmesine yönelik yasal adımlar da arz talep dengesi dolayısıyla enflasyonun ciddi anlamda düşmesini sağlayacaktır. Türkiye'de belediye personellerinin ve memurların sayısı azımsanmayacak kadar çoktur. Denetimci olmak isteyenlere eğitim verilerek eldeki personel gücü vasıtasıyla da sorun çözülebilir. Şahsen yetkili kişi olsaydım, en az 10 bin denetimci belirlerdim ya da atamasını yapardım. 

Zamlar yapılırken memura düşük oldu diye tekrar zam yapılması piyasayı 2 defa zamla fiyatlandırdı. Şaka gibi! Memur maaşları zamlandı diye piyasa yine zamlandı ve işçi kesim ciddi anlamda zarar gördü. Oysa ki zamların yapıldığı süreçte memur zammı da işçi zammı gibi aynı oranda olsaydı ne memur kesim zam tepkisi verirdi ne de piyasa 2. defa zamla fiyatlanmazdı. Anlaşılamayan nokta şu: Memur ve işçi kesim maaşlara zam istemiyor alım gücünün yükselmesini istiyor. Hayatını rahatlıkla idame ettirecek şekilde bir yaşam olmadıkça 100 bin lira maaş alınsa ne yazar? Hiç unutmam ya, çok değil bundan 3 yıl önce bile 200 liraya marketten birkaç poşetle çıkılırdı şimdilerde poşetin dibi ancak görülüyor. Ya zamanın 2 bin lirasıyla şimdilerin 20 lirası arasında zamanın 2 bin lirasıyla daha çok şey alınırdı.

Bu arada, önemli bir konuya daha değinmek gerekir. Vergisiz telefon ve tablet olayı iddia edildiği gibi Türkiye’de üretilen veya montajlanan telefon/bilgisayarları kapsayacak şekilde kararlaştırılırsa proje faydadan çok zarar görür. Dün bile birkaç genç bu iddiadan yakındı. Günlerdir gençlerin baş gündemleri arasında vergisiz telefon ve bilgisayar var. Bu proje, geleceğimizin teminatı gençlerimizi hayal kırıklığına uğratmadan yapılmalı.