SON DAKİKA

Âdem ile Havva!

İslam dinin kadınlara verdiği değeri daha iyi anlayabilmek için İslamiyet'ten önceki kadınların toplum içindeki durumunun ne olduğunu neler yaşadığının bilinmesi gerekir.

Cahiliye dönemi olarak da bilinen İslamiyet gelmeden önceki dönemde Kuranı Kerimde bahsedildiği gibi insanların kendi işledikleri kötülükleri sebebi ile bozulmalar ortaya çıktığı bir dönemdir.

Birçok konuda bozulmanın yaşandığı cahiliye toplumunda kadın haklarından bahsetmek şöyle dursun kız çocuklarının dünyaya gelmesi bir utanç kaynağı olmuştur. Kabileler arasında yaşanan savaşların sonunda kadınlar bir mal gibi kendisinden yararlanılan bir ganimet olarak kabul edilirdi. Kız çocukları utanç kaynağı olarak görülür bazı kabileler toprağa diri diri gömerdi. Geçim zorluğu yaşayanlarda yapardı. Nitekim kuranı kerimde kızların diri diri toprağa gömülmesini yasaklamıştır. “Yoksulluk korkusuyla çocuklarınızı öldürmeyin onları da, sizi de biz rızıklandırırız Doğrusu onları öldürmek büyük günahtır.”( İsra 31)

Cahiliye döneminde her ne kadar varlıklı hür kadınlar sosyal hayatta söz sahibi olsalar da, kadının kimliği tanınmıyordu. Bütün iş gücü kadında olduğu halde kadının hiçbir şekilde söz söyleme hakkı yoktu çünkü onun düşüncesine ve fikrine itibar edilmez değersiz görülürdü. Arapların gözünde kadın, kafa¬sı çalışmayan aklı kıt bir yaratık olarak değerlendirilirdi.

Cahiliye çağında köle ve cariyelere son derece acımasızca muamele edilirdi. Bir köle veya cariyeye sahibi istediği davranışta bulunabilme özgürlüğüne haiz olmakla birlikte, isterse onu ölünceye kadar döver, elini, kulağını, burnunu ke¬ser, gözünü çıkarır ve hatta öldürürdü, bundan dolayı da hiçbir zaman sorum¬lu tutulmazdı.

Batı medeniyetinde ise şeytani olarak görülür, hatta kadın “insan mıdır”? diye tartışılmıştır. Hintliler ölen kocası ile dul kalan kadını da yakmışlar. Çinliler de kadın öyle değersizmiş ki ad bile konulmazmış. İngiltere’de kadın pis, kirli bir yaratık sayıldığı için İncil’e dokundurmamış okutmamışlar. Avrupa da kadın şahsiyetsiz olduğu için kızını evlendirenler kocası yerine önce Katolik mezhebinin ileri gelenlerine sunulurmuş. Ortaçağ Avrupa’sında yüzyıllarca kadınların cadı, şeytanla işbirliği yapan olarak gösterip yakmış ve idam etmişlerdir.

Kadına asıl önem veren ise ona emanet gözüyle bakan, muhataplarını ona karşı saygılı olmaya çağıran İslamiyet’tir. Allah katında kadın ve erkek kulluk yönünde aynı konumda tutulmaktadır. Yaratılış itibari ile kadın ve erkeğe aynı sorumlulukları yüklemekte eşit haklara sahiptirler. Kadına verilmiş olan annelik vasfı ile cenneti annelerin ayakları altına yani onların razı olmalarına bırakılmıştır. Kız çocuklarının toplumda ikinci plana itilmesi engellenmiş hatta 2 kız evladını İslam ahlakı ile büyütene cenneti vadetmiştir. Birçok toplumda erkek olarak yaratılmanın bir ayrıcalık olduğu hususunda İslam dininde kabul edilmemiş insanların Âdem ile Havva olarak yani erkek ve dişiden yaratıldığı ifade edilmiş üstünlüğün yaratılış özelliklerinde değil sonradan kazanılan takvaya yani Allaha saygı ve emirlerine riayet yasaklarından kaçınmaya bağlanmıştır.