SON DAKİKA
Turizm Pazar 22 Mayıs 2022 02:40

TURİZMDE BÜTÜN SINIRLARI ZORLUYORUZ

Kültür, inanç, deniz, kongre, mağara ve yayla turizminde Akdeniz çanağının başkenti dünyaca ünlü Antalya, medikal ve termal başta fizik tedavi ve rehabilitasyonda uluslararası hasta potansiyelini kullanarak sağlık kuruluşlarının büyümesine imkân sağlayan sağlık turizminde alan genişletiyor.

Turizmde bütün  sınırları zorluyoruz

Sedat YILMAZ

Türkiye’de sağlık turizmi 7 milyar dolarlık pazarını daha üst rakamlara çıkarmayı hedefliyor. Sağlık turizminde ilk etapta 10 milyar dolar, orta ve uzun vadede 30 milyar doları yakalamayı planlayan Türkiye altyapıyı kuvvetlendirirken tanıtım stratejilerini ve uygulamalarını yaygınlaştırıyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Sağlık Bakanlığı’nın müşterek projelerinin hayata geçmesiyle sektörün daha verimli hale geleceği belirtiliyor.

Sağlık turizmi, tedavi amacı ile yapılan seyahatler olarak tanımlanıyor. Sağlık turizmi, fizik tedavi ve rehabilitasyon ihtiyacı olanlarla birlikte uluslararası hasta potansiyelini kullanarak sağlık kuruluşlarının büyümesine imkân sağlayan turizm çeşidi olarak biliniyor. Sağlık turizmi dahilinde medikal, termal, medikal SPA, yaşlı ve engelli tedavileri önemli yer tutuyor.

Türkiye gelişmiş ülkelerle rekabet edebilecek nitelikte sağlık hizmetleri sunmasıyla dikkat çekerken yabancı ilgisi de yüksek oluyor. 1990’lardan bu yana önemli yatırımların yapıldığı sektörde altyapı ve hizmetler Avrupa standartlarını aşmış görünüyor. Türkiye, bugün dünyada -uluslararası kaliteyi belgeleyen- Joint Commision International (JCI) belgeli hastanelere sahip ülkeler arasında, listenin ilk sıralarında yer alıyor.

Hastaneler 5 yıldızlı otel

Doğal ve tarihi güzellikleriyle ünlü Antalya, coğrafi konumu, dört mevsim ılıman iklimi ve ulaşım kolaylığıyla, özellikle düşük sezon döneminde hasta, yaşlı ve engellilerin konaklaması için elverişli koşullar sunan bir kent olarak öne çıkıyor. Bu doğrultuda Antalya kış turizmi, spor turizmi, kongre ve fuar turizmi gibi alternatif turizm türlerinde olduğu gibi, sağlık turizminde de oldukça önemli bir yere sahip bulunuyor.

Son yıllarda; yüksek yatak ve hizmet kapasiteli konaklama tesislerinin yanı sıra, gelişmiş altyapı ve donanıma sahip sağlık kuruluşları; alanında iyi yetişmiş, yabancı dil bilen uzman doktor ve sağlık personeli ve nitelikli, aynı zamanda diğer ülkelere kıyasla daha az maliyetli hizmet anlayışıyla Antalya'da sağlık turizmi alanında önemli bir mesafeler kat ediyor.

Hem kamu hem de özel sektörün sağlık alanında büyük yatırımlara imza attığı ilimizde, kamu yatırımları arasında, Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi ve Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi öne çıkıyor. Her türlü tedavinin ve operasyonun yapılabildiği bu hastaneler, 5 yıldızlı oteli aratmayan görünümleriyle sağlık turizmi açısından önemli bir potansiyel taşıyor.

Yeni düzenlemeler gerekiyor

Özellikle Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde yapılan ileri düzeyde organ nakli ameliyatlarında yakalanan başarı oranı dikkat çekiyor. Tıpkı kamuda olduğu gibi, Antalya’da organ nakli ve kanser tedavisi alanında dünya çapında öne çıkan özel kuruluşlar rahatlıkla bulunabiliyor. 

Çok sayıda yabancı turist tarafından ağırlıklı olarak göz, diş, organ ve kemik iliği nakli, cerrahi, nefroloji ve kadın doğum alanlarında tedaviler, saç ekimi ve plastik cerrahi gibi zorunlu olmayan tıbbi operasyonlar Antalya başta diğer illerimiz de tercih ediliyor.

Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan, gerekli mevzuat düzenlemelerinin yapılması durumunda Antalya’nın sağlık turizminde ciddi bir atılım yapacağını söylüyor. Prof. Dr. Özkan, “Antalya’ya baktığımız zaman beş-altı yıl önce üç-beş klinik sağlık turizmi yaparken şimdi yüz klinik bunu yapıyor” bilgisini veriyor.

Sağlıkta marka şehir adımları

Sağlık kuruluşları kadar sivil toplum teşkilatları ve iş dünyası da sağlık turizmine yakından ilgi duyuyor. Anadolu Aslanları İş Adamları Derneği (ASKON) ile Güvenilir Ürün Platformu desteğinde gerçekleştirilen toplantıda Antalya’nın sağlık turizmi masaya yatırıldı. Antalya’nın kısa zamanda sağlıkta marka şehir olacağı mesajları verilen toplantıda konuşan ASKON Antalya Şube Başkanı Cahit Urfan, orta ve uzun vadeli regülasyonların hızlı şekilde hayata geçirilmesi ile sektörün başarısının artacağını söylüyor.

Antalya’nın sadece deniz – güneş – kum turizmine sahip olmadığını, aşta sağlık turizmi olmak üzere birçok turizm çeşitliliğine sahip olan ilin dünyada başkentliğini korumaya devam ettiğini dile getiren Cahit Urfan, “Estetik, organ nakli, tüp bebek tedavisi, saç ekimi, diş tedavisi gibi bir çok alanda ciddi gelişmeler kaydettik. Antalya’mızın iklimi, denizi, ormanları, yaylası, buraya olan ulaşım kolaylığı sağlık turizmine çok ciddi katkı sağlıyor. Sahip olduğumuz bu enstrümanları daha etkin kullanarak Antalya’yı sağlık sektöründe marka şehir yapacağımıza inanıyorum” diyor.

Sağlık turizminde en büyük sorunun haksız rekabet olduğunu belirten Cahit Urfan, kayıt dışı ve merdiven altı tabir edilen işletmelerin sektöre zarar verdiğini, ancak bu olumsuzluğun kısa bir zaman diliminde ortadan kaldırılacağına inandığını söylüyor.

Tanıtım engeli kaldırılmalı

Antalya’da sağlık ve turizmin birlikte anılması gereken sektörler olduğunun altını çizen Urfan, doğru stratejilerle her kesimin kendi kulvarında uzmanlaşması ve karşılıklı eksiklerini kapaması gerektiğini belirten Cahit Urfan, “Ancak çalışmaları birlikte sürdürürken sınırların da iyi belirlenmesi gerekiyor. Gelen her misafirimizin memnun olarak dönmesi önceliğimiz ancak her iki sektöründe yetkin olmayan ellerden uzak tutulması gerektiğine inanıyoruz” ifadelerini kullanıyor.

Bu konuda reklam yasağının önemli yer tuttuğuna vurgu yapan Urfan, söz konusu yasak sebebiyle sağlık turizminde çalışan firmaların yeterince tanıtım yapamadıklarını ve kendilerini anlatamadıklarını belirterek, reklam yasağının yeniden düzenlenmesinin gereğine dikkat çekiyor.

Doğru stratejilerle sağlık sektörünü bir araya getirecek uluslararası fuar planlarının olduğunu vurgulayan ASKON Antalya Şubesi Başkanı Cahit Urfan, “Fuar ve kongrelerle yurtdışından gelen hekimler, hastaneler, acenteler buradaki iş sahibi acente hastanelerle birliktelik oluşturacak ve sağlık turizminde Antalya adını dünyaya bir kez daha duyuracak” bilgisini veriyor.

ASKON Antalya olarak sağlık turizmi yapan iş insanlarıyla sürekli bir araya geldiklerini ve ticari anlamda işlerini kolaylaştırmak adına seferber olduklarını anlatan Cahit Urfan, sektörde iş gücünün artmasını sağlarken diğer taraftan lazım olan bazı malzeme ve makinelerin yerli üretimi için altyapı hazırlıklarını sürdürdüklerini belirtiyor.

ASKON Akdeniz Bölge Başkanı Orhan Güngörür de sağlık turizminin gelişmesinde ASKON olarak tüm paydaşlarla çalıştıklarını ve raporlar hazırladıklarını belirterek, sunulan sağlık hizmeti kalitesini arttırmanın birinci amaçları olduğunu vurguluyor.

Enerji, gıda ve askeri gerginliklerle fiyatlar artışta

Dünya Mayıs ayı itibariyle enflasyonların zirve yaptığı döneme girmiş görünüyor. Özellikle G7 gelişmiş ülkelerde enflasyonlar ciddi şekilde artış eğiliminde. Devam edecek enerji ve gıda arzı krizi ile tedarik zincirindeki büyük sorunlar bugünkü seviyeleri çok daha yukarı götürebileceği tahminleri yapılıyor.

ABD başta gelişmiş ülkelerde yapılacak faiz artışları ve şahin para politikaları ise gelişen ülke ekonomilerinde önemli kayıplara sebep olabiliyor. Söz konusu süreçte ABD Hazine tahvil getirileri de belirgin bir yükseliş eğilimi gösteriyor. ABD 2 yıllık tahvil faizi yüzde 2,58, beş yıllık tahvil faizi yüzde 2,79 ve on yıllık tahvil faizi yüzde 2,78 seviyelerinde.

Fed Başkanı Powell tarafından verilen agresif sıkılaşma mesajları, ABD Hazine Bakanı Yellen'ın 'stagflasyon' endişelerini dile getirmesi, küresel piyasalardaki risk iştahını düşüren sebeplerden oldu. Ayrıca Rusya - Ukrayna jeopolitik gerginliğinde hâlâ sonuca ulaşılamıyor olması da endişeleri artıran katalizörlerden.

BM’de düzenlenen “Çatışmalar ve Gıda Güvencesi” konulu toplantıda konuşan FAO Genel Direktörü Qu Dongyu, çatışmaların küresel açlığın ana itici gücü olmaya devam ettiğini belirterek, tarımın kalıcı barış ve güvenliğin anahtarı olduğunu belirtiyor.

Gıda gibi enerji tarafı da farklı değil. Rusya, Finlandiya’ya gaz akışını keseceğini duyurmasından sonra Gazprom da Avrupa’ya doğalgaz hacmini yüzde 26,4 düşüreceğini açıkladı. Rusya ayrıca, batının kendi sınır bölgelerine yakın yerlere yapacağı askeri yığınaklara karşı yeni askeri birlikler yerleştireceğini duyurdu. İsveç ve Finlandiya’nın NATO gireceğine dair gelişmeler de jeopolitik riskleri artırıyor.

Türkiye de dünyadaki gerginlik, faiz ve fiyat artışlarından nasibini alıyor. Ülkede fiyatlar frenlenemezken döviz kuru ve faizlerde yukarı yönlü hareketini sürdürüyor. Enflasyonun zirve yapacağı tahmin edilen Mayıs’ta Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısı yapacak TCMB’nin fiyat artışlarıyla yapacağı açıklamalar bekleniyor. Faiz artışının yapılmayacağı öngörülü toplantıda Nisan’da yüzde 70’e dayanan enflasyon ile ilgili ne tür tedbirler alınacağına dair söylemler merak ediliyor.

Yurtdışı piyasalarla birlikte yurtiçi piyasalarda da benzer negatif bir seyir içinde. BİST 100 endeksinde kâr realizayonları dikkat çekiyor. Dolar/TL tarafı ise yükselişindeki ikinci haftayı geçiriyor. Dolar endeksi 104’ten 103’lere çekilse de Türk Lirası gelişmekte olan diğer ülke para birimlerinden negatif ayrışıyor. Bu hafta Bankacılık Endeksi’nin Sanayi Endeksi’nden pozitif ayrıştığı görülüyor.

Yurtiçi piyasalarda yabancı satışları devam ediyor. Yabancılar geçtiğimiz hafta 766,9 milyon dolarlık hisse, 291,1 milyon dolarlık DİBS satışı gerçekleştirdi. Son iki haftaya baktığımızda yabancılar 1,0 milyar dolarlık hisse, 374 milyon dolarlık DİBS satışı yaptı. Yurtiçi yerleşiklerin döviz mevduatı da 950 milyon dolar düşüşle 214,3 milyar dolara geriledi.

Söz konusu gelişmelerle bu hafta Borsa İstanbul’da BİST 100 endeksi yüzde 1,94 değer kaybetti, altının gram satış fiyatı yüzde 4,27, euro/TL yüzde 4,68, dolar/TL yüzde 2,70 değer kazandı. Yurtiçinde 1000 TL’lik yatırım haftalık olarak borsada 980,6 lira, altında 1042,7 lira, euroda 1046,8 lira ve dolarda 1027 lira oldu.

Gelecek 23 – 27 Mayıs 2022 haftasında piyasalar; yurtiçinde Reel Kesim Güven Endeksi, Kapasite Kullanımı, TCMB Piyasa Katılımcıları Anketi, TCMB Faiz Kararı Toplantısı, Moody’s Ülke Kredi Notu Değerlendirmesi’ni, ABD’de PMI İmalat - İmalat Dışı, Yeni Konut Satışları, FOMC Toplantı Tutanakları, GSYH, Michigan Tüketici Güven Endeksi’ni ve Euro Bölgesi’nde PMI İmalat - İmalat Dışı verileri takip edecek.

Gelişmeler dahilinde yatırım araçlarında performans şöyle oluştu:

BIST 100… Borsa İstanbul (BIST) 100 endeksi en düşük 2.372,35, en yüksek 2.424,54 puanı gördükten sonra haftayı önceki hafta kapanışına göre yüzde 1,94 azalarak 2.372,35 puandan tamamladı. Borsanın teknik açıdan 2.350 seviyesinin destek, 2.470 puanın direnç konumunda olacağı öngörülüyor.

DOLAR/TL… ABD doları yüzde 2,70 değer kazanarak haftayı 15,8880 liradan kapattı. Analistler, küresel çapta enflasyonist baskıların devamına işaret eden gelişmelerin, daha agresif merkez bankaları ve büyüme odaklı endişelerin gündemde kalmasına neden olduğunu bu durumun piyasalarda risk iştahını engellediğini, kur ve faiz tarafında yükselişleri desteklediğini ifade ediyor. Kurda gelecek hafta beklenti destek 15,90, direnç 16,30 olacağı ağırlık basıyor.

EURO/TL… Euro yüzde 4,68 artışla haftayı 16,7850 liradan tamamladı. Euro/dolar paritesinin negatif yönde 1.05’lere gelmesine rağmen euro kurunda artış sürüyor. Tahminler kurun 16,80 – 17,20 aralığında seyredeceği yönünde.

ALTIN… Yurtdışı piyasalarda ons altın 1850 dolar direncini henüz kırabilmiş değil. Ancak yurtiçinde altın fiyatları mevsimsel olarak yükseliyor. Kapalıçarşı’da işlem gören 24 ayar külçe altının gram satış fiyatı bu hafta yüzde 4,27 kazanımla 940,00 liraya, Cumhuriyet altınının satış fiyatı da yüzde 4,27 artışla 6.298,00 liraya yükseldi. Geçen hafta sonu 1.480,00 lira olan çeyrek altının satış fiyatı da 1.542,00 liraya çıktı. Gerginlikler ve yurtiçi alımların devamı altın fiyatlarında yukarı yönü gösteriyor.

PETROL… Çin’de karantina tedbirlerinin kaldırılmaya başlanması ve 5 yıllık kredi ana faiz oranlarında yapılan rekor indirimler petrol fiyatlarını yukarı itti. Fiyatlardaki dalgalanmaya Çin’in stratejik petrol rezervleri için Rusya ile petrol alım görüşmelerinde bulunması da sebep oldu. Petrol fiyatlarını küresel bazda Rusya’nın politikaları belirleyecek. Halen 112,5 dolar bandında yukarı yönlü hareket eden brent petrolde ilk direncin 115 dolar, sonraki direncin 118 ve 121 dolar civarında olacağı tahminleri yapılıyor.

KRİPTO PARA… Jeopolitik gerginlikler, tedarik zincirindeki aksaklıklar ve yüksek enflasyonist ortamda yatırımcının riskli varlıklardan kaçıştaki yükselişler kripto para piyasasında sert rüzgarlar estiriyor. 2021 Kasım’ından bu yana piyasada başlayan erime sürerken pazarın öncü paraları 7 haftadır üst üste kayıplar yaşıyor. Bitcoin haftalık yüzde 0,89 (29.243$), Ethereum yüzde 0,71 (1.965$) ve Ripple yüzde 1,43 (0,41$) değer kaybetti. Piyasada haftalık en fazla değer kaybeden para yüzde 10,35 ile BNB oldu. BNB’yi yüzde 4,58 ile Cardano izledi. Hafta içinde pazarda değer kazanan kripto para olmadı.