Adını Bellerophon tarafından öldürülen üç başlı canavar Khimaira’dan alan, postmodern edebiyatın önemli yapıtlarından Khimaira’da John Barth, mitleri farklı bakış açılarıyla yeniden anlatıyor. 

1973 yılında Amerikan Ulusal Kitap Ödülü alan eser, birbiriyle kısmen bağlantılı üç novelladan oluşuyor. Barth, “Dünyazatname”, “Perseusname”, “Bellerophonname” ismini verdiği üç mitolojik hikâyeyi son derece yaratıcı, komik ve absürt bir şekilde ele alıyor.  

Khimaira’da Binbir Gece Masalları’nın kahramanı Şehrazat’ın küçük kız kardeşi Dünyazat, kendisinin ve onu tutsak eden prensin kaderini elinde tutuyor. Medusa’yı öldüren, kırk yaşındaki yarı tanrı Perseus bir yandan sıradan bir ölümlü gibi orta yaş kriziyle baş etmeye çalışırken, bir yandan da itibarı için mücadele ediyor. Bir zamanlar kanatlı at Pegasus’u evcilleştiren Bellerophontes ise kendini sürekli kuzeni Perseus’la mukayese ederek, kahramanlık mitini güçlendirmeye çalışıyor. 

“İki keredir benim hikâye anlatıcısı olduğumu söylüyorsun,” dedi; “ama ben Dünyazat’tan başka hiç kimseye hikâye anlatmadım, hem uyumadan önce ona anlattığım hikâyeler de herkesin bildiği şeyler. Kendi kendime uydurduğum tek hikâye şu hazinenin anahtarı hikâyesi ki onu da anladığım söylenemez...”