SON DAKİKA
İTHALAT VE İHRACAT Perşembe 02 Eylül 2021 05:53

İHRACAT, HANE HALKI VE YATIRIMLA BÜYÜDÜK

Türkiye ekonomisi (GSYH), pandeminin devam ettiği 2021 ikinci çeyreğinde bir önceki yıla göre yüzde 21,7 büyüdü. Son 22 yılın en yüksek büyümesi; hane halkı tüketimi, ihracat, yatırımlar ve sektörel bazda hizmetlerle gerçekleşti. Türkiye GSYH'de G-20 ve OECD ülkeleri arasında İngiltere'den sonra ikinci oldu.

İhracat, hane halkı  ve yatırımla büyüdük

Sedat YILMAZ

Türkiye ekonomisi 2021 yılı ikinci çeyreğinde yüzde 21,7 büyüdü. Gayrisafi Yurtiçi Hasıla (GSYH) çeyrekler bazında 1999 yılından bu yana en yüksek büyüme oranına ulaştı. GSYH geçen yılın ikinci çeyreğinde yüzde 10,4 negatif olarak gerçekleşmişti.

Yüksek büyümede 2020 ikinci çeyreğindeki yüzde 10,4’lük küçülmenin baz etkisiyle oluştuğu görüldü. Son 22 yılın en yüksek büyümesi olan yüzde 21,7’lik büyüme; hane halkı tüketimi, ihracat, yatırımlar ve sektörel bazda hizmetlerin öncülüğünde gerçekleşti. Türkiye GSYH’de G-20 ve Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Teşkilatı (OECD) ülkeleri arasında İngiltere’den sonra ikinci oldu.

GSYH ikinci çeyrekte döviz bazında bir önceki çeyreğe göre yüzde 24 artışla 188 milyar 566 milyon dolar, Türk Lirası bazında yüzde 52,4 artarak 1,58 trilyon lira olarak gerçekleşti. 2020 yılında 8 bin 597 dolar olan kişi başı milli gelirin yılsonu itibariyle 9 bin doları geçeceği tahmin ediliyor.

Çeyreklik büyümenin yüzde 0,9 gerçekleştiği beklentiler doğrultusundaki yüzde 21,7’lik Gayrisafi Yurtiçi Hasıla’ya (GSYH) en yüksek katkıyı 13,8 puanla özel tüketim, 6,9 puanla net ihracat ve 5,4 puanla yatırımlar verdi. Yatırımlarda makine teçhizat yüzde 35,2 büyüdü. İnşaat yatırımları yüzde 12,2 arttı.

2020 yılı ikinci çeyreğine göre ihracat yüzde 60, hizmetler sektörü yüzde 45,8, sanayi yüzde 40,5, yatırımlar yüzde 20,3 ve ithalat yüzde 19,2, inşaat yüzde 3,1, tarım, ormancılık ve balıkçılık yüzde 2,3 artış kaydetti.

Büyümeye etki eden ana gruplarda hane halkının tüketim harcamaları yüzde 22,9 ölçüldü. Devletin nihai tüketim harcamaları yüzde 4,2’de kalırken büyümeye katkısı 0,7 puan oldu. Stoklar büyümeyi 5 puan frenledi. Finans ve sigorta sektörü yüzde 22,7 küçüldü.

Geçen yılı kat kat geçti

2021 ilk çeyreği yüzde 7,2’ye revize edilirken son 4 çeyrek büyümesi ortalaması yüzde 9,9 seviyesinde gerçekleşti. 2020 ikinci çeyrek büyümesi de yüzde 10,3’ten yüzde 10,4 negatif olarak değiştirildi.

2021 yılı ikinci çeyrek rakamları geçen yılın rakamlarını yüksek seviyede geçti ve yılın tamamında 2020’nin olumsuz izlerinin silineceği gözlendi.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) 2020 bağımsız GSYH rakamlarına göre GSYH yüzde 1,8 arttı. Üretim yöntemine göre cari fiyatlarla GSYH, 2020’de bir önceki yıla göre yüzde 16,9 artarak 5 trilyon 46 milyar 883 milyon lira oldu. Kişi başına GSYH, cari fiyatlarla 60 bin 525 lira, dolar cinsinden ise 8 bin 597 dolar olarak gerçekleşti.

Geçen yıl GSYH'de en yüksek payı yüzde 19,1 ile imalat sanayisi aldı. Bu sektörü, yüzde 12,4 ile toptan ve perakende ticaret, motorlu kara taşıtlarının ve motosikletlerin onarımı, yüzde 7,9 ile ulaştırma ve depolama sektörleri izledi.

Yerleşik hane halkı nihai tüketim harcamaları 2020’de bir önceki yıla göre yüzde 3,2 arttı. Yerleşik hane halkı tüketim harcamalarının cari değerlerle GSYH içindeki payı yüzde 56,4 oldu. Devletin nihai tüketim harcamaları yüzde 2,2 artarken gayrisafi sabit sermaye oluşumu ise yüzde 7,2 yükseldi.

Geçen yıl finans ve sigorta faaliyetleri yüzde 23,4 ile en çok büyüyen sektör oldu. Bunu yüzde 16,7 ile kültür, sanat, eğlence, dinlence ve spor, yüzde 14,4 ile bilgi ve iletişim izledi. Konaklama ve yiyecek hizmeti faaliyetleri yüzde 35,3, hane halklarının işverenler olarak faaliyetleri yüzde 28,4, idari ve destek hizmetleri faaliyetleri yüzde 10,5 ile en çok küçülen sektörler olarak kayda geçti.

İhracat ve iç tüketim katkısı

2021 ikinci çeyrek büyümesine en yüksek katkı iç tüketim ve net ihracattan geldi. İkinci çeyrekte büyümeye 14,5 puan katkı veren iç tüketimde yüzde 13,8’lik hane halkı harcamalarıyla 0,7 puanda kalan kamu harcamaları dikkat çekti.

Önceki yıla göre yüzde 60 büyüyen net ihracatın büyüme katkısı 6,9 puan oldu. Bir önceki yıla göre yatırımlar yüzde 20,3 büyüdü. Yatırımların ise 5,4 puan oldu. İthalatın yıllık büyüme hızı yüzde 19,2’de kaldı. Yatırımlar içinde 4,2 puanlık kesim makine teçhizattan geldi. Yatırımlar 2018 yılının 3’üncü çeyreğinden 2020 yılının ikinci çeyreğine kadar 8 çeyreklik dönemin yedisinde büyümeye negatif yansımıştı. Stok kaleminin büyümeye 5 puanlık negatif etkisi görüldü.

Başı çeken sektörlerin başında hizmet ve sanayi sektörü büyümede pozitif rol oynadı. 2020 yılı ikinci çeyreğine göre hizmetler sektörü yüzde 45,8, sanayi yüzde 40,5 büyüdü. GSYH’de sanayi en az 3’te birlik bir katkı sağlıyor. Büyümede önemli öncü gösterge olan sanayi üretiminin Haziran’da yüzde 23,9 ve ikinci çeyrek itibariyle yüzde 41,1 artış kaydettiğini hatırlamak gerekiyor.

Hizmetler büyümeye yüzde 11,4 puan, sanayi de 8,6 puan katkı sağladı. Küçük de olsa tarımın GSYH’ye katkısı 0,1, inşaatın ise 0,2 puan olarak ölçüldü. Tüm sektörlerin GSYH’ye sağladığı katma değer 20,9 puan olarak belirlendi.

2021 üçüncü çeyrek GSYH oranı 30 Kasım’da açıklanacak.

G-20 ve OECD’nin ikincisi

Türkiye 2021 ikinci çeyrek büyümesiyle G-20 ve Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Teşkilatı (OECD) ülkeleri arasında ikinci oldu. Birinciliği yüzde 22,2 ile İngiltere aldı. Türkiye’nin ardından yüzde 20,1 ile Hindistan, yüzde 19,6 ile Meksika ve yüzde 18,7 ile Fransa geldi. İtalya yüzde 17,3 büyürken Euro Bölgesi yüzde 13,6, Avrupa Birliği yüzde 13,2 ile yüzde 12,2 büyüyen ABD’yi geçti.

Diğer yandan geçen yıl ikinci çeyrekte yüzde 21,4 daralan İngiltere ekonomisi bu yılın aynı dönemindeki yüzde 22,2'lik performansıyla OECD'nin en yüksek oranda büyüyen ekonomisi oldu. Türkiye yüzde 21,7’lik büyüme ile ikinci sırada yer aldı ve yüzde 13 büyüyen OECD ülkeleri ortalamasını geçti. OECD ülkeleri arasında İspanya yüzde 19,8 ile üçüncü, Meksika yüzde 19,5 ile dördüncü oldu.

 İkinci çeyrek büyüme verisi açıklanan OECD ülkelerinden ekonomisi en fazla büyüyen diğer ülkeler yüzde 18,7 ile Fransa, yüzde 18,1 ile Macaristan, yüzde 17,3 ile İtalya yüzde 17,2 ile Şili ve yüzde 17 ile Kolombiya şeklinde sıralandı. Öte yandan ikinci çeyrekte Norveç yüzde 5,7, Güney Kore yüzde 5,9, Finlandiya yüzde 7 ve Japonya yüzde 7,6 büyüdü.

Ayrıca ilk Kovid-19 vakalarının görülmeye başlandığı ve OECD üyesi olmayan Çin de salgın sonrası ekonomik toparlanmasını sürdürerek yılın ikinci çeyreğinde yüzde 7,9 büyüme kaydetti.

Sürdürülebilir büyüme

Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan büyüme verilerine ilişkin sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda gelir dağılımına vurgu yaptı. Elvan, “İkinci çeyrek büyümesinin yüzde 57’si yatırımlar ve net dış talepten geldi. Sürdürülebilir ve kapsayıcı bir büyüme için; düşük enflasyon, kur istikrarı ve öngörülebilirlik kritik öneme sahip. Gelir dağılımı adaletini daha da iyileştirecek bir büyümeyi sürekli kılmanın çabasındayız” dedi.

Yine sosyal medya hesabından GSYH ikinci çeyrek rakamlarını değerlendiren Ticaret Bakanı Mehmet Muş da, “Türkiye ihracatla büyümeye devam ediyor. İkinci çeyrekte yüzde 21,7 ile rekor bir büyüme kaydedildi. Mal ve hizmet ihracatımızın büyümeye katkısı 10,8 puan oldu. Bu değer 1998’den bu yana kaydedilen en yüksek katkıdır. Büyümenin yarısı mal ve hizmet ihracatı kaynaklı gerçekleşmiştir. Net mal ve hizmet ihracatının büyümeye katkısı ise 6,9 puan olarak gerçekleşti. İhracatta ilave destekler, uzak ülke stratejisi ve e-ihracat gibi alanlarda atacağımız adımlarla bu katkıyı daha da artıracağız. Yatırım, üretim ve ihracat temelinde büyümeye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı İsmail Gülle, ihracatın büyümeye katkısının yılın ilk yarısında 10,8 puan olduğunu belirterek, “Büyümenin yarısı ihracattan geldi. Bu rakamlar Türkiye'nin ihracatla yükseleceğine olan inancımızı güçlendirdi” bilgisini verdi.

Başarı hikâyeleri sürüyor

DEİK Başkanı Nail Olpak,  bu yıl yüzde 9’luk büyümenin sürpriz olmayacağını bildirdi. Türkiye’nin büyüme performansı ile dünyadan pozitif ayrıştığına dikkat çeken Olpak, “Bu büyümenin arkasında teknik olarak elbette geçen yıldan gelen bir baz etkisi söz konusu. Ancak tüm dünyada aynı tablonun var olduğunu hatırlarsak iş dünyamızın salgın döneminde yaşanan sıkıntıları fırsata çevirmeyi başardığını görüyoruz” dedi.

“Sanayimizin pandemiden bu yana yazdığı başarı hikâyesinin sürdüğünün altını çizen İstanbul Sanayi Odası (İSO) Başkanı Erdal Bahçıvan, “Ekonomimizin ikinci çeyrek büyüme performansı, yaşadığımız pandemi koşullarında her türlü övgüyü hakediyor. İmalat sanayinin büyümede yarattığı yüksek ivme, bir anlamda sanayimizin pandemi başladığından bu yana rüştünü fazlasıyla ispatladığının da bir göstergesi. Bu nedenle Türkiye’nin sanayiye verilecek destek konusunda en ufak şüphesi olmaması lazım. Rakamlarla bu belgelendi” ifadesini kullandı.

Ankara Ticaret Odası (ATO) Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran da bu yılın ekonomide başarıyla kapatılacağını verilerin gösterdiğini belirterek, “2021 yılını yüzde 7-8’lik büyümeyle kapatabiliriz. Göstergeler salgına rağmen, reel sektörün çalışmaktan, üretmekten vazgeçmeyerek yaralarını sarma konusundaki kararlılığını ortaya koyuyor” dedi.

Büyüme rakamlarının en büyük itici gücü ve destekçisinin ihracat olduğunun altını çizen Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi de, mal ve hizmet ihracatının büyümeye katkısının 10,8 puan olduğunu, son 12 ayda ülke geneli ihracatta 200 milyar dolar sınırının aşıldığını kaydetti.

 Anadolu Aslanları İşadamları Derneği (ASKON) Genel Başkanı Orhan Aydın yüzde 21.7’lik büyümenin rekor oluşu ve sanayi üretimi ile birlikte ihracata dayalı olmasının çok memnuniyet verici bir durum olduğunu, aynı başarının enflasyonla mücadeleye taşınması gerektiğini söyledi.

Yüzde 9 büyüme mümkün

Ekonomistler ve analistler 2021 ikinci çeyrek büyümeyi değerlendirirken yüzde 21,7’lik oranın yılsonu yüksek bir büyümeyi beraberinde getireceğini açıkladılar. Yüzde 8’in üzerinde bir büyüme beklediklerini belirten ekonomistler, yüzde 9’ların dahi mümkün olabileceğini kaydettiler.

Tera Yatırım Başekonomisti Enver Erkan da, büyüme momentumunun süreceğini belirtiyor. Erkan, “Üçüncü çeyrekte hizmet sektörü katkısının açılmayla beraber dönemsel artışıyla, çeyreklik büyümenin de hızlı olması beklenebilir. Güncel öncü göstergeler de yıllık büyüme oranının konsensüs tahmin olan yüzde 8’e yakın gerçekleşebileceğini göstermektedir. Sanayi üretimi yıl genelinde yıllık bazda büyüme kaydederken, güven endekslerindeki pozitif hareketin ekonomik faaliyetin güçlü kalmaya devam edeceğine yönelik sektörel beklentileri de ortaya koyuyor. Tabii ekonomik aktivite açısından çekincemiz, yurtiçinde veya yurtdışında risk oluşturabilecek Covid varyantları etkisidir” dedi.

Yatırım Finansman değerlendirmesinde bu yılın ilk çeyrek iktisadi aktivitesinin güçlü seyrettiğini, diğer yandan 2020 ikinci çeyreğindeki yüzde 10,4’lük küçülmenin etkisiyle yüzde 21,7’lik rakamın yakalandığı belirtildi. Yılsonu büyüme tahminlerini yüzde 9,3 seviyesine çıkaran Yatırım Finansman, güçlü büyümenin sürdürülebilirliği açısından da tedbirlerin alınması gerektiği üzerinde durdu.

Öncü göstergeler sağlam

Bu arada kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s, Türkiye’nin 2021 yılı büyümesini yüzde 5’ten yüzde 6’ya yükseltti. Fitch Ratins de Türkiye’nin bu yıl yüzde 6,3 büyüyeceğini raporlasa da IMF ile birlikte yeni büyüme rakamına göre yılsonu büyümesini yükseltmesi bekleniyor. IMF de Türkiye’nin yüzde 5,8 büyüyeceğini belirtiyor. Birçok ekonomist ve analist yüzde 21,7’lik ikinci çeyrek büyümesinden sonra yılsonu GSYH’sinin yüzde 8’in üzerinde olacağını tahmin ediyor. En iddialı rakamı ise yüzde 9,3 ile Yatırım Finansman veriyor.

Öncü göstergelerin 3. Çeyrekte de yüksek frekanslı verileri haber verdiğini raporlayan Yatırım Finansman, “Mevcut gerçekleşme ve eğilimlerin ışığında, 3. çeyrekte ekonomik büyümenin güçlü seviyelerde kalmaya devam etmesini ancak 4. Çeyrek itibariyle potansiyele yakın ya da potansiyelin altındaki seviyelere doğru yavaşlamasını bekliyoruz. Bu doğrultuda, 2021 yılının tamamı için ekonomik büyüme beklentimiz yüzde 9,3 seviyesinde. Devam eden pandemi büyümede kritik belirleyici olmayı sürdürecek. Pandemiye bağlı gelişmeler ve finansal koşulların sıkılığı iktisadi faaliyetin seyir açısından kritik belirleyiciler olmaya devam edecek” yorumunu yaptı.

Cari açıktaki azalmanın Türkiye büyümesine katkı verdiğini dile getiren Commerzbank Gelişmekte Olan Piyasalar Kıdemli Ekonomisti Tatha Ghose da, “2. çeyrek büyüme rakamından sonra bu yıl yüzde 9'luk bir büyüme söz konusu olabilir. Türkiye, yüksek faiz, yüksek döviz kuru ve yüksek enflasyon başta olmak üzere bütün ekonomik sıkıntılarını kolaylıkla çözebilecek bir ülke” diye konuştu.