SON DAKİKA
Enerji Salı 12 Temmuz 2022 02:51

GELECEĞİN YAKITI HİDROJEN OLACAK

Enerji sektörünün bileşenleri, iş fırsatları kadar yeşil hidrojenin değeri ve finansmanın da konuştular. Zirvenin önemli konuklarından biri de, şirketleri Almanya ve Türkiye'de faaliyet gösteren bir Türk iş insanıydı. Münih Hidrojen Zirvesi'nin ardından H2Solutions Yönetim Kurulu Başkanı Ali Rıza Köse ile bu baş döndürücü dönüşüm alanını konuştuk.

Geleceğin yakıtı hidrojen olacak

Fatih KUŞÇU

Yenilenebilir enerji kaynaklarından elde edilen “yeşil hidrojen” ise başlı başına büyük ve şahane bir çözüm sunuyor. Sistemin özü,  yenilenebilir kaynaklardan hidrojen üretmek. Rüzgarı, güneşi kaynak olarak kullanmak önemli. Türkiye, her ikisi gözetilince Avrupa’nın en yüksek potansiyelini sunuyor.  Hidrojeni yakıt olarak kullanmak, atık olarak saf oksijen sunmayı da getiriyor. İşte bu nedenle hidrojen iklim eyleminin de en büyük destekçilerinden olacak.

Ali Rıza bey, bu zirveyi oluşturan koşulları, enerji sektörünün zorunlu dönüşümü olarak mı incelemeliyiz, yoksa iklim eyleminin bir parçası olarak mı?

Zirve, özellikle dünya genelindeki yeşil hidrojen projeleri ve bunların finansman ihtiyaçlarının karşılanmasına yol göstermek hedefiyle gerçekleştirildi. Ben de Türkiye olarak üretim avantajlarımızı ve projelerimizi anlattım. Her katılımcı gibi ihracat olanakları için bağlantılar yapma şansımız oldu, verimli iş ortaklıkları kurduğumuz bir zirve gerçekleşti. Diğer yandan, enerji sektöründeki bu yeni ve büyük alan, iklim eyleminin de bir parçası olarak görülmektedir.

O zaman oradan devam edelim. Enerji sektöründe Karbon sıfır hedefinin yarattığı dönüşüm nedir?

Etkileri her gün artan iklim değişikliği ve bunun beraberinde getirdiği çevresel zararlar uzun zaman uluslararası fosil enerji üreten şirketler tarafından yok sayıldı veya reddedildi. Am iklim değişikliğinin getirdiği zararlar, dünyanın farklı bölgelerinde insanların yaşam şekillerini değiştirmeye başladı. Dünyadaki enerji bağımlılığı her geçen gün dahada artmakta. 

2014 senesinde dünyanın enerji ihtiyacı 574 Exajoule (EJ) oldu yani 160 Petawattsaat (PWh) yada 13,7 Gigaton Petrol. Elektrik üretimi bunun 79 EJ sine tekabül ediyor. 

Bu enerji kullanılırken 32,4 Milyar ton Karbondioxid (CO2) atmosfere salındı! 

Bu inanılmaz değerler küresel olarak dünyanın 2 derece hatta en kötü ihtimalle 5 derece gibi daha ısınmasına yol açacak. Bununla beraber hepimizi kuraklık, aşırı sıcaklık, doğal afetler, sel, açlık ve bunlara bağlı olarak zorunlu göç gibi faktörler beklemekte.

Bu rakamlar gösteriyor ki insanoğlunun bunu değiştirmekten başka alternatifi yok ve hemen icraata geçmesi gerekiyor. 

Yenilebilir enerji kaynakları içinde orta ve uzun vade oluşumlarda, sizce neler öne çıkacak?

Elimizdeki tüm imkanları acilen seferber etmemiz gerekiyor. Özellikle güneş (GES) ve (RES) rüzgar enerjisi yeşil elektrik üretiminde ön plana çıkacaktır. Tüm dünyanın enerji ihtiyacını sadece İspanya kadar bir alanı güneş enrjisi panelleri ile döşeyerek (500.000km2) karşılayabiliriz. Ya da ilave 11 milyon rüzgar gülü ile aynı şekilde tüm dünyanın enerji ihtiyacı karşılanabilinir. Bunlar dünyanın büyüklüğünü göz önüne alırsak çok ufak alanlar. Ancak tabii ki şimdilik teorik rakamlar. Fakat dünyayı ve insanoğlunu kurtarmak için gerekli adımlardır.

Elektrik depolamada hidrojenin alternatifi yok

Hidrojen üretiminde tamamen yeşil hidrojen üretimine ne zaman geçilebilir? 

Yukarıda belirttiğim sebeplerden dolayı hidrojen kısa vadede bile kesinlikle fosil enerji kaynaklarından üretilmemelidir. Ayrıca yeşil hidrojenin enerji dönüşümünde farklı rolleri olacaktır. Sadece hidrojen büyük kapsamda üretilecek olan yeşil elektriği depolama kapasitesine sahip olacaktır. Bataryalar, piller, pompalar ya da farklı metotlarla bu kadar elektriğin depolanma şansı olmayacaktır. Fakat özellikle güneşsiz ve rüzgarsız ortamlarda depolama çok önemli olacaktır. Hidrojen mevcut doğal gaz ağlarında ve yer altında büyük montanda depolanabilinir. Hidrojen yenilenebilinir enerji kaynaklarından ve sudan kazanılıyor, istenildiği zaman tekrar elektriğe çevrilebiliyor.  Bu tarz bir üretimin çok fazla enerji harcayarak elde edildiği tezi, bu enerjiye karşı olanlar tarafından söylenmektedir fakat biz hidrojenden daha iyi depolama şekli olmadığına ve şu anki teknolojiler içerisinde alternatifsiz olduğunu düşünüyoruz.

Yeşil hidrojen stratejimiz olmak zorunda

Türkiye’nin yeşil hidrojen potansiyeli nedir? Bu potansiyel ne zaman ortaya konabilir? Gerçekleşmesi için öncelikli koşullar nelerdir?

Türkiye’nin yüksek potansiyeli çoğu ülkede olmayan coğrafik avantajından kaynaklanıyor. Bir yandan dünyanın kuzey ama güneşli bölgesinde bulunuyor ki kıyaslandığı alanlar Güney İspanya, Kuzey Afrika ya da Orta doğu gibi alanlardır. 

Aynı zamanda çok kuvvetli rüzgar koridorları ve su kaynakları var. Yeşil elektrik üretimi için gerekli her imkana sahip. Ayrıca özellikle Akdeniz bölgesindeki limanlarımızdan ve mevcut boru hatlarından Avrupa birliğine hidrojen taşınması da sağlanabilinecektir ve bu konuda çalışmalar başlatılmıştır.

Bunlara ilave olarak Türkiye’deki genç ve kalifiye iş gücü, yenilenebilinir enerjideki üretim ve sanayi tecrübesi Türkiye’yi diğer ülkelere göre ön plana çıkartacaktır.

Mevcut artılarımız iyi anlaşılmalı ve ona göre uygulanmalıdır. Bunun için mutlaka ülkenin bir yeşil hidrojen stratejisine ihtiyacı vardır. Uzun vadeli düşünerek gerekli finansal kolaylıklarla beraber yatırımcı ruhu geliştirmelidir.

Almanya’da enerji yatırımcısı/girişimcisi olmanın avantaj/dezavantajları nelerdir?

Almanya’daki bir enerji yatırımcısı yatırımını yaptıktan sonra kendisini güvence altında hisseder, verilmiş sözlerin ve oyun kurallarının sonradan farklı sebebelerden dolayı değişmeyeceğinden emindir. Ayrıca sadece büyük değil küçük  yatırımlarla da enerji dönüşümüne katkı sağlayabilir.

Ayrıca Almanya’da yeşil dönüşüm için özellikle bireysel çözümlerde devletin vermiş olduğu teşvikler ve hibe kredileri, küçük yatırımcılar için ilk etapta yüksek olan yatırım giderlerinin karşılanması açısından önemli bir unsurdur.

Dezavantaj olarak bürokratik aşamaların ve izinlerin çıkmasındaki uzun zaman akışları gösterilebilir. Ayrıca özellikle büyük projelerde genelde daha büyük firmaların tercih edilmesi ve hibe kredilerinin onlara daha yakın olması, yeni oyuncuların bu pazara girmesini zorlaştıran faktörlerdir.

Yeşil hidrojen üretimini hedefleyen girişimcilere öneriniz?

Yeşil hidrojen üretim ve tüketimi, uzun halkalar birbirine başarılı bir şekilde bağlandıktan sonra elde edilebilir. Bu katma değer zincirinin neresinde olmak isteyeceğiniz çok önemlidir; ne kadar özel alanlarda olursanız alanınızda o kadar güçlü yarışmacı olursunuz. Fakat şu anki ekonomi zincirinin tümünü iyi etüt edip ona göre pozisyon almanız önemlidir.

Biz H2 Energy Solutions olarak bu konularda proje geliştiren bir firmayız, bundan dolayı katma değer zincirinin her tarafında olmayı tercih ettik.Ortaklarımızla beraber yeşil hidrojen üretim, depolama, nakliye ve satış (pazarlama) üzerinde uzmanlaştık.

Türkiye’nin ve dünyanın yeşil hidrojen kullanımı, sizce ne zaman verimli bir seviyeye ulaşır? Neden?

Yeşil hidrojen şu anda bile özellikle toplu taşıma, nakliye, mobilite ve ulaşım sektörlerinde verimli bir şekilde kullanılmaktadır.  Son zamanlardaki akaryakıt fiyatlarındaki inanılmaz artışlar ve tedarikteki zorluklar, stratejik bir ürün olarak gördüğümüz yeşil hidrojeni özellikle Hidrojen yakıtlı otobüs, TIR ve özel araçlarda ön plana çıkartmaktadır.

Biz Almanya’da firma arabamız olarak hidrojen yakıtlı olan Hyundai Nexo kullanıyoruz ve aracın performansından, menzilinden, kolay ve çabuk dolumundan ve dizele göre daha ekonomik olmasından dolayı son derece memnunuz. Fosil yakıtlı araçlara göre çok daha verimli.Servis ve diğer giderlerimizin yanısıra,  devletin sağladığı vergi avantajları, bu araçların her gün daha da artmasına katkı sağlıyor. 

Oğlum için, ülkem için, gelecek için yeşil enerji!

Sizi yeşil enerjiye yönelten fikir girişimciliğiniz mi?

Hamburg Üniversitesi MBA İşletme Bölümü mezunuyum. Uluslararası düzeyde ilk ticari deneyimlerini Almanya’da edindikten sonra mesleki nedenlerle İstanbul'a taşınıp 1999’da kendi dış ticaret şirketimi (DAPA) kurdum.

“Gelecek nesillere daha temiz bir çevre ve dünya bırakabilmek için özellikle oğlumun doğumundan sonra kendimi daha fazla sürdürülebilirliğe ve yenilenebilir enerjilere adadım. Aralık 2018'de Karaman’da kendi güneş enerjisi santralimi kurdum. Yaratıcı bir girişimci olarak, bir sonraki zorluk hakkında her zaman büyük düşünürüm. Yeşil elektrik üretimindeki değerli deneyimlerimi "gönül projeme" dahil etmek istedim: Almanya'da ortaklarımla  birlikte, yeşil hidrojen üretimini teşvik etmek için H2Energy Solutions şirketini kurdum.

Avrupa birliği yakın zamanda sıfır emisyon hedefine ulaşmak istiyor bunun için kendi ulaşım sektörü ve sanayisini dekarbonize edip fosil yakıtların tüketimini sonlandırması gerekiyor.Bu azimli hedefe ulaşmanın tek yolu yenilenebilinir enerji kaynaklarından elde edilmiş yeşil hidrojene geçmekle olacak.

Yakın gelecekte Almanya – Türkiye yeşil hidrojen İşbirliği olacak

Almanya’nın yeşil hidrojen stratejisini açıklamasından ardından kendi ihtiyacının %80 gibi bir oranını ithal etmesi gerekiyor. Hayatımı her zaman Almanya ve Türkiye arasında bir köprü olarak görmüşümdür. Hem Almanya’nın temiz enerji açığını kapatmak hem de ülkemizi enerji ithalatçısından katma değerli temiz enerji ihracatçısı durumuna geçirebilmek ve aynı anda cari açığımızın düşmesine katkı vermek hedeflerini ortaklarımla beraber misyon edindim. 

Doğal kaynakların yanısıra, ülkemizde bu sektörde ciddi bir sanayi, iş gücü kaynağı ve son derece iyi eğitimli mühendisler var.

Hem ülkemizi dekarbonize etmek hem de ihracat anlamında özellikle büyük çapta yenilenebilinir enerji yatırımlarının hızlandırılması zorunludur. Bu nedenle yeşil hidrojen ekonomisinin bir devlet politikası olarak başlatılması gerektiğini düşünüyorum.

1* Hidrojen, atom numarası 1 olan periyodik cetvelin tepesindeki element.


Evrenin kütlesinin yüzde 75’i hidrojendir.

Doğada saf halde bulunmaz.

Hidrojen dünyadaki en uşçucu ve yanıcı elementtir.

2* Yakıt olarak Hidrojen Türleri 


Gri hidrojen: fosil yakıtlar ile üretilen

Mavi hidrojen: doğalgaz ile üretilen

Turkuvaz hidrojen: Metanın termal parçalanması üretilen

Yeşil hidrojen: Yenilenebilir enerji (rüzgar / güneş) ile üretilen

3*Yeşil hidrojen kullanımı:

-Karbondioksit üretmez / içermez.

-Yakıt olarak tüketildiğinde, atık maddesi saf oksijendir.

-Karbon salımına neden olmaz.

4*AB Yeşil Hidrojen Kararları : Yeşil Mutabakat (Green Deal) belgesi uyarınca 2050 sıfır karbon emisyonu hedefi çerçevesinde, AB liderleri 2030 /2050 hedeflerini gerçekleştirmek için 1 trilyon Euro bütçe konusunda anlaştı. Yeşil hidrojen üretim ve kullanımı belirlenen hedefler arasında.