SON DAKİKA
Altın Perşembe 21 Temmuz 2022 01:19

FAİZ YÜKSEK KALDIKÇA ALTIN FİYATLARI ARTMAZ

Yükselen enflasyona karşı agresif faiz artışını gündemde tutan ABD Merkez Bankası (FED) ve diğer küresel merkez bankaların şahin tavrı, resesyona giren ekonominin enflasyondan uzak tutulmasına yönelik para politikaları ve dolardaki güçlülük jeopolitik risklere rağmen altın fiyatlarını aşağı çekiyor.

Faiz yüksek kaldıkça  altın fiyatları artmaz

Sedat YILMAZ

Küresel enflasyon ve resesyon endişeleri sürerken piyasalar ABD Merkez Bankası’ndan (FED) gelecek hafif de olsa ılımlı yorumları bekliyor. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), Avrupa Merkez Bankası (ECB) ve Japonya Merkez Bankası’nın (BOJ) bugünkü toplantılarından sonra 27 Temmuz 2022 Çarşamba günü FED Açık Piyasa Komitesi’nden (FOMC) çıkacak faiz kararı değerli metal altın fiyatlarında gidişatı belirleyecek. ABD’de ekonomi gündemi olarak 27 Temmuz’a kadar rahat görünen piyasa alanı FOMC kararıyla hareketlenecek.

Altın fiyatlarını yakından ilgilendiren güçlü doların seyri, bugünkü ECB faiz kararı ve ardından bir hafta sonraki FED faiz kararıyla daha netleşecek. Euro/dolar paritesinde şayet dolar lehine bir kuvvetlenme görülürse ons altın fiyatları söz konusu dönemden itibaren 1700 dolarların altında yer arayacak.

Zirâ yükselen enflasyona karşı agresif faiz artışını gündemde tutan ABD Merkez Bankası (FED) ve diğer küresel merkez bankaların şahin tavrı, resesyona giren ekonominin enflasyondan uzak tutulmasına yönelik para politikaları ve dolardaki güçlülük jeopolitik risklere rağmen altın fiyatlarını aşağı çekiyor.

Altın düşüş için gün mü sayıyor

2022 Temmuz başında ABD Merkez Bankası (FED) Açık Piyasa Komitesi’nin (FOMC) tutanaklarında enflasyonun sürekliliğini engellemek maksadıyla faizlerin beklenenden daha uzun süre yüksek kalacağının açıklanmasından sonra 1750 dolar bandını aşağı yönlü kıran ons altın önce bir yıl önceki 1700 seviyelerinde istikrar bulup ardından küresel merkez bankalarının faiz artırmaları desteğiyle 1700 doların altı rakamları görmek için gün saydığı tahminleri yapılıyor.

1700 doların desteği üzerinde tutunmaya çalışan ons altın fiyatlarının ABD’den piyasalara yönelik ılımlı mesajlarla küresel risk iştahındaki toparlanmaya rağmen zayıf kalması altına yönelik talebin önemli bir risk ve kriz çıkmadığı sürece kısa ve orta vadede düşüş yönlü bir seyir izleyeceği öngörülüyor. Kısa vadeli atakların ons altını 1720 dolar bölgesine taşıyabilmesine karşılık fiyatların aşağı gitmesi daha kolay bir görüntü çiziyor. Ons altında 1720 dolar kuvvetli direnç konumunda bulunuyor.

Küresel çapta resesyon ve pandemi vakalarındaki artışı negatif olarak karşılayan petrolün seyriyle korelasyon oluşturan ons altın fiyatlarının hareket motoru ise ABD tahvil faizlerindeki dalgalanma. Yüzde 9,1 ile tarihinin en yüksek enflasyonuna sahne olan ABD’de FED’in faiz artışındaki doz merak edilirken 75 baz puan faiz artışının yüzde 65, 100 baz puan faiz artışının ise yüzde 35 ihtimal dairesinde olduğu bildiriliyor.

Tahvil getirisi eğrisi tersine döndü

Altındaki gidişatı yorumlayan Yatırım Finans analistleri, yatırımcılar tarafından güvenli liman olarak altın yerine doların tercih edildiğini ve dolar enstrümanlarına yatırım yapıldığını, faizi yüzde 2,98 olan ABD 10 yıllık tahvili ile faizi yüzde 3,20 olan iki yıllık ABD tahvilinde gerçekleşen kısa süreli dalgalanmalar sebebiyle getiri eğrisinin zaman zaman tersine döndüğünü ve bu yüzden ülkenin teknik bir resesyonla karşı karşıya bulunduğunu haber veriyor. Analistler bu durumla birlikte altının gerçek bir ralli yaşaması için borsa yatırım fonlarındaki çıkışın dengelenmesi ve aşağı yönlü birçok riskin piyasa tarafından fiyatlanması gerektiğini bildiriyor.

FED’in 100 baz puan ve ECB’nin 50 baz puan faiz artışına gidebileceği senaryolarının altın fiyatları üzerinde ana baskı unsuru olmaya devam ettiğini belirten analistler, “109 seviyesinden geri çekilen dolar endeksine karşı altın, agresif parasal sıkılaşma ihtimalini daha çok önemsiyor. Beklentilerin altında faiz artırım senaryoları ise altını destekleyecek görünüyor. Teknik olarak 1700 $/ons desteği üzerinde tutunmaya çalışan ons altın küresel risk iştahındaki toparlanmaya karşın zayıf seyrediyor. Kısa vadeli ataklar 1720 $/ons bölgesine doğru alım getirse de bu bölge kırılmadan yukarı hareketin sınırlı olabileceği görüşündeyiz” yorumunu yapıyorlar.

ECB’nin 25 baz puan yerine 50 baz puan faiz artışına gidebileceği beklentileri ve Rusya’nın Kuzey Akım 1 Boru Hattı tadilat çalışmalarının bugün başlayabileceğine dair haber akışlarının euro/dolar paritesinde bir hareketlenmeyi ortaya çıkardığını belirten analistler, dolar ve euro ile ilgili değerlendirmeyi aktarırken, “Bugün açıklanacak ECB faiz kararına kadar pozitif seyrin devam edebileceğini düşünüyoruz. Teknik olarak 22 günlük hareketli ortalama 1.03’ü direnç olarak takip edeceğimiz paritede, bu seviye üzerinde kalınması halinde 1.0430 yeniden hedeflenebilir. Olası geri çekilmelerde 1.01350 destek olarak izlenebilir” öngörülerini paylaşıyorlar.

Emtia fiyatlarında geniş tabanlı çekilme

Emtia fiyatlarının son haftalarda düştüğünü, enerji grubundan sanayiye ve gıdaya kadar uzanan ürünlerde büyük düşüşlerle birlikte geniş tabanlı bir fiyat geri çekilmesinin gözlendiğini belirten Tera Yatırım Başekonomisti Enver Erkan da, “ABD ham petrolü için gösterge olan West Texas Intermediate petrolü haftayı Mayıs ayından bu yana ilk kez varil başına 100 doların altında kapattı ve doğal gaz fiyatları Haziran başından bu yana sert düştü. Alüminyum, bakır ve kereste gibi inşaat malzemelerinin spot fiyatları da Mayıs ayının başından bu yana hızlı bir düşüş kaydetti” bilgisini veriyor.

Gerilemenin en temel nedenini iyice belirginleşen resesyon göstergeleri ve buna bağlı olumsuz etkilenecek talep olgusu olduğunun altını çizen Erkan, söz konusu durumun emtia fiyatlarına yandığını ve jeopolitik riskler ve arz sorunlarıyla birlikte yükselen emtia fiyatlarının soğuma sürecine girdiğini kaydediyor.

Orta vadede FED’in parasal politikasını sıkılaştırdığı bir ortamda enflasyonun da gerilemesinin beklendiğini, son dönemde emtia fiyat endeksi hareketindeki düşüşün TÜFE açısından umut verici, ancak oranlara dramatik bir yansıma göstermesi konusunun biraz daha zaman alacak gibi göründüğünü vurgulayan Erkan, “Enflasyonda soğuma alametleri, en azından 2023 yılında dünyanın önemli bir kısmında resesyon beklenirken, stagflasyon ihtimalini bir nebze azaltıyor. Ancak olayın elbette ABD, Avrupa ve gelişen ülkeler perspektifi farklı açılardan değerlendirilmek zorunda” ifadelerini kullanıyor.

Küresel enflasyonda temkinli bekleyiş

Genel bakışa göre talep yavaşlayacağından piyasanın emtia ilgisinden uzaklaştığı gibi bir fotoğrafın ortaya çıktığını belirten Enver Erkan, “Büyüme endişelerinin ötesinde, dünya çapında beklenenden fazla yağış, özellikle tarım sektöründe koşulları iyileştirdi ve bu yaz mahsul verimi tahminleri daha da yüksek. Tüm emtia grubunda olduğu gibi petrolde de durgunluk olarak ifade edilebilecek bir düşüş olduğu görülüyor. İki taraflı belirsizlikler nedeniyle fiyatlar net bir yön belirleyememiş olsa da, talepteki durgunluğun makroekonomik yansımaları ve petrol oyuncularının yaptığı fiyat ayarlamaları son birkaç fiyat hareketini tetiklemiş görünüyor” diyor.

Ekonomist Enver Erkan, emtia fiyatlarındaki mevcut düşüşlerin muhtemelen tüketici fiyatları tarafında bir miktar rahatlama sağlayacağını, petrol fiyatlarının Haziran ortasından itibaren gerilemesinin yerel ekonomilerdeki benzin fiyatlarındaki yumuşama etkisini tetikleyebileceğini dile getiren Erkan, “Mevcut zirveden emtia fiyatlarındaki düşüş eğiliminin soğutma etkisine rağmen, Rusya-Ukrayna savaşı ve arz belirsizliklerinin devam etmesi, arz/talep tarafındaki belirsizliklerin ikili bir seyir göstermesi nedeniyle küresel enflasyondaki temkinli duruş devam ediyor” yorumunu yapıyor.

Emtiaya paralel altın fiyatları düşüyor

Altın fiyatlarının aralıksız 5 haftadır düştüğünü, fakat FED’in 100 yerine 75 baz puan faiz artırmasının ağırlık kazanmasıyla ons altında bir toparlanma gözlendiğini dile getiren yurtdışı ekonomistler de 1720 dolara kadar çıkan altın fiyatlarının buradan tepki gelmesinin henüz altın fiyatları hareketinin zayıflığına işaret ettiğini dile getirdiler.

Piyasada spot altının haftanın ilk işlemlerinde 1718 doları test ettiğini, yatırımcıların güvenli varlık olarak doları tercih etmesi ve sıkılaşan para politikasının değerli metal üzerinde baskı kurmasıyla art arda beşinci haftayı da kayıpla kapatarak neredeyse son 4 yılın en uzun düşüş serisini gerçekleştirdiğini hatırlatan ekonomistler, “FED’in eyalet başkanlarından gelen temkinli açıklamalarla 75 baz puan faiz artıracağı kesin gibi. Bu da altının 1700 doların altına düşmesini engelledi. Ancak gelecek hafta yapılacak FMOC toplantısından daha yüksek faiz artışı çıkarsa, altın fiyatları 1700 doların altına rahatlıkla iner” görüşünü paylaşıyorlar.

Çin’de beklenmeyen büyüme ve diğer küresel büyümelerle ilgili yorumlar yapan ekonomistler, "Ancak mali yetkililerin kötüleşen risklere karşı verebileceği cevapların azalması ve Uluslararası Para Fonu’nun (IMF) bir sonraki açıklamasında büyüme rakamlarını aşağı yönlü kayda değer derecede güncelleyeceğini açıklamasıyla küresel ekonomide belirsiz görünüm etkisini sürdürüyor. Dolayısıyla Altın fiyatları doların zayıflamasıyla bir miktar rahatlasa da fiyatlar aşağı yönlü ivmesini koruyor. Altının tekrar piyasa güveni kazanması için önümüzdeki aylarda bir miktar daha şahin sinyaller görmemiz gerekebilir” ifadelerini kullanıyorlar.