ERİVEÇ ERİVE
Yazar: Sevtap Çapan Dramatik Yayınları
Aktris ve yönetmen Sevtap Çapan’ın kendine özgü diliyle duygularını ve deneyimlerini
kaleme aldığı yazıları “Eriveç Erive” adını verdiği yeni kitabı okuyucularla buluşuyor. Özgün
yazınsal kimliğiyle bütünüyle örtüşen deneme türündeki kitap, Dramatik Yayınları etiketini
taşıyor.
Profesyonel sinema, televizyon ve tiyatro oyuncusu olan Sevtap Çapan, kendine has dili,
üslubu ve tarzıyla oluşturduğu yazarlık kimliği ile üretmeye ve ürettiklerini okuruyla
paylaşıyor. Çapan, “Eriveç Erive” adını verdiği yeni kitabının girişinde kendini oyunculuk ve
yazarlığğnğ şu sözlerle tanımlıyor:
“Oyunculuk ve yazarlık; tüm yaşamım,
yaşama nedenim, şerefim ve onurum.
Hayatı anlama ve anlamlandırma çabamdaki
en iyi kılavuzlarım.
Ben bir oyuncuyum, ben bir yazarım.
İnsanın görünen ve görünmeyen taraflarının
bir yansımasıyım, bir sözcüyüm.
Dünyayım, uzayım.”
Tamer Levent’ten kitaba dair
“Sevtap Çapan bu yeni kitabında, daha öncekilerde de olduğu gibi, yaşamın zaman içinde
gözden kaçan detayları ile ilgili görüşlerini, fikirlerini dile getiriyor. İnsanın fikir üretmesi
süreçtir, fikrini ifade etmesi ise üründür. Süreç ve ürünün bir araya gelmesi ise insan beyninin
varoluş nedeni olan ve SANAT kavramı ile tanınan özelliğidir.
Sevgili Sevtap, Eriveç Erive’de bizlere bu ürünü ile selam veriyor. Bizler de tüm insanlığın bu
özelliklerini keşfederek, kendilerini özenle ifade etmesine, “SANATA EVET!” diyoruz. Bu
farkındalığın yaşam biçimi olmasını diliyoruz.”
Tamer Levent
Eriveç Evire yazısından bir kesit
Ben böyle yaşıyorum işte!
Hayatı, aşkı, sanatı, edebiyatı, eğlenceyi, yemeyi içmeyi, seyri, duyguları, düşünceleri; aklınıza
gelen gelmeyen her şeyi “eriveç erive” yaşıyorum.
Bu “abrakadabra” gibi sihirli bir sözcük değil ama etkisi bazen sihir, bazen mucize yaratıyor
hayatımda. Bunlar olmasa dahi, rahat kafa ve vicdan garantisi verebiliyorum kendime. Bunu
benim için kim yapıyor ki? Kim yapabilir ki?
Her yaşananın altında, bilinmeze sürüklendiğimiz bir sorun çıkma ihtimali yatıyor.
Çoğunu tek başımıza çözmek zorunda kalıyoruz.
Bir konu hakkında düşünürken, “Önemli olan ne? Ne yapmalıyım? Nasıl çözeceğim? Beni asıl
üzen neydi?” gibi binlerce soru soruyorum kendime ve her yüzeysel bakışımla çıkmaza
girdiğimde, diyorum ki:
Eriveç erive!