SON DAKİKA
Turizm Pazartesi 15 Kasım 2021 02:14

BUENOS AİRES'DEKİ DENİZCİLERİN RENGARENK SEMTİ… LA BOCA

​Bu haftaki yazımda sizi çok uzaklara, Güney Amerika kıtasına, Arjantin'in başkenti Buenos Aires'in meşhur La Boca semtine götürmek istiyorum. Her kıtamızın kendine özgü karakteri ve güzellikleri vardır ya. Güney Amerika kıtası da aynı şekilde doğası, insanı ve kültür çeşitliliği, müzikleri, dansları ve tarihi ile çok özel bir mekan.

Buenos Aires'deki denizcilerin rengarenk semti… La Boca

Deniz DİKMEN

Bu haftaki yazımda sizi çok uzaklara, Güney Amerika kıtasına, Arjantin’in başkenti Buenos Aires’in meşhur La Boca semtine götürmek istiyorum. Her kıtamızın kendine özgü karakteri ve güzellikleri vardır ya. Güney Amerika kıtası da aynı şekilde doğası, insanı ve kültür çeşitliliği, müzikleri, dansları ve tarihi ile çok özel bir mekan.

Aylardan Şubat. İstanbul kışı yaşarken biz, Paris üzerinden aktarmalı sımsıcak güney küreye uçup harika bir yaz gününe iniş yapıyoruz. Hava mis gibi, şehir çok güzel. Buenos Aires şehri Rio de Janeiro gibi dünyanın en yeşil ve en çeşidi bol bitki örtüsüne sahip başkentlerinden biri kabul ediliyor. Gerçekten, her yerde devasa parklar, koskoca ağaçlarla kaplı uzun bulvarlar var ve her yer yemyeşil.

Buenos Aires şehrinde gidilecek birçok yer var. Her gün başka bir köşesini keşfetmeye çalışıyoruz. Her yer ayrı bir tarih. Bu yazımda ise size rengarenk La Boca semtinin özelliklerini anlatmak istiyorum.

Günlerden Pazar, sabah erkenden önce dünyaca meşhur “San Telmo Bit Pazarı”na gidiyoruz. Ne çok görülecek ve keşfedilecek şey var burada. Sanata ve antika eşyalara meraklı olanlar burada bayram ediyorlar. Bu pazarda bir gün rahatlıkla gezebilirsiniz. Yoruldukça da hemen yanında bulunan yerel kahve çeşitlerini de tadabileceğiniz kafelere uğrayabilirsiniz. 

arjantin-1

Futbol çok önemli

Fakat biz şöyle bir bakıp, ağır olmayan hediyeliklerden alıp, buradan yolumuza devam edip Rio de La Plata futbol takımı ile doğrudan rekabet halinde olan ve sarı ve mavi renklere sahip La Boca Juniors futbol takımının stadının yanından geçiyoruz. Bu konuyu yazıyorum futbol burada çok önemli. 

Biraz ilerde ise bir anda karşımıza sarı, mavi, yeşil ve kırmızı renkte La Boca semtinin karakteristik rengarenk şirin evleri çıkıyor ve içimizi bir neşe kaplıyor.

Aslında La Boca’ya yerleşim 1830’larda gerçekleşmeye başlamış ve çoğunlukla Cenova’dan yani İtalya’dan gelen göçmenler yerleşmişler. Buraya gelen insanlar daha önce yaşadıkları Akdeniz bölgesinin sahil şeridinden gelirken rengarenk kültürlerini de beraberinde getirmiş.

La Boca isminin kökeni de bu nedenle iki şekilde tahmin ediliyor.

Bir rivayete göre La Boca semti Ceneviz kökenli göçmenlerin Cenova yakınlarında bulunan Bocadasse mahallesinden almaktadır.

Diğer bir görüşe göre ise La Boca, “ağız” anlamına geliyor ve 1536’da İspanyol gemilerin karaya ilk ayak bastığı liman bölgelerden biri olduğu için ve Matanza nehrinin kenarındaki konumundan dolayı bu ismi almaktadır.

arjantin-2

Göçmenler çok fakirmiş

Vaktinde Avrupa’dan buraya gelen göçmenler çok fakir insanlarmış ve bölgede limandan artan bazı gri teneke parçalarından başka ev yapabilecekleri malzeme de yokmuş. Onlar da bu teneke parçalarını kullanıp kendilerine barınak yapmışlar. Fakat semtlerini bu gri ve monoton ambiyanstan kurtarmak için evlerini dikkat çeken mavi, sarı, kırmızı ve yeşil gibi parlak ve neşeli renklere boyamışlar.

Zamanla bu rengarenk ahşap ve teneke evler La Boca semtin simgesi haline gelmiş ve bugün de özelliğini koruyor. Turistleri mıknatıs gibi çekiyor. 

İtalyan göçmenlerin ardından Yunanistan, İspanya, Fransa, İrlanda, İngiltere ve Doğu Avrupa ülkelerinden de buraya göç eden insanlar olmuş. Ama bu güzel semtin geleneklerini yıllardır devam ettirmişler.

Bu son yüzyılda ise Maradona, Eva Peron, Carlos Gardel gibi hem Arjantin için hem La Boca için önemli olan şahsiyetlerin halkı selamlayan heykelleri yapılmış ve La Boca sokaklarında karşımıza çıkıyor. 

La Boca’nın diğer önemi ise, Tango dansın buralarda hayat bulmasıdır. İlk dönemlerde burada ağırlıklı liman işçileri yaşayıp çok az kadın bulunurmuş. Kadınların ilgisini çekmek ve eğlenmek için erkekler semtin merkezinde ve fabrikaların çevresinde buluşup erkek erkeğe dans edermiş.

tango

Tango dansı

Carlos Gardel sayesinde ise 1950’lerden sonra Tango dansı hafif erotik dokunuşları ile toplum tarafından kabul görüp dünya çapında üne kavuşan bir dans haline gelmiş.

Buenos Aires’ te Puerto Madero’ya yapılan yeni limanın inşası ile birlikte La Boca önemini yitirmeye başlamış. Liman olarak gözden düşmüş. 1954 senesinde ise semtteki demiryolu da kapatılmış. Fakat La Boca’da yetişmiş olan ünlü yetim empresyonist sanatçı ve liman ressamı Benito Quinquela Martin mahalledeki insanları bir araya toplamış ve semte sanatsal bir çehre kazandırmaya karar vermiş.

Mahalle halkı olarak semtin aynı ilk dönemlerde olduğu gibi evlerini rengarenk boyamaya başlamışlar ve semt tekrar canlanıp, bölge ekonomisi kurtarılmış. 

Kuşkusuz La Boca bugün Buenos Aires’in en turistik, en renkli semtlerinden birisi.

Sokaklarında dolaştığınızda köşe başlarında tango dansı yapan yerel kıyafetler giymiş genç dansçıları görebiliyorsunuz. O rengarenk evlere girebiliyorsunuz. Kimisi sanat galerisi olmuş, kimisi dükkan. Kapılarının önünde ya Eva Peron ya Maradona size gülümsüyor. Kimi heykeller evlerin balkonundan el sallıyor. Her yerde buranın zamanında bir liman kenti olduğunu hatırlatan duvar resimleri ve heykeller var. İnsanlar severek buraya gezip Latin müziklerini dinleyip, restoranlarda özellikle biftek yemeye geliyor. Bu arada yöreye has çarşı pazarı gezip hediyelikler alıyor. 

Değerli eşya taşımayın

Ancak buranın kalabalık sokaklarından ayrılmamanız, yalnız dolaşmamanız, üstünüzde değerli eşyalar taşımamanız ve gece geç saatlere pek kalmamanız tavsiye olunuyor. Bu güzel, muhteşem dekoru olan semtin kurallarına uymazsanız, Ülkenin en tehlikeli bölgelerinden biri haline de dönüşebiliyor.

Sanırım bu parlak renkleri ile dünyaca meşhur semti gezerken tarihini ve izlerini bilmekte fayda var. Ancak bu şekilde yerel halk için buranın ne anlama geldiğini ve kültürünün nasıl oluştuğunu anlamak mümkün.

Benim için değişik bir deneyim olmuştu. Günümüzü buradaki sokaklarda geçirdikten sonra, kendimizi o sıcacık semt sokaklarının enfes restoranların birinde bulmuş, harika lezzetler tatmış ve ardından kafelerin birinde keyifle kahvelerimizi yudumlamıştık.

Umarım sizde bir gün bu güzel deneyimi yaşarsınız. Bu güzel şehrin parlak renkli semtinin sokaklarında kaybolma fırsatı bulursunuz.